İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, son günlerde onaylanan İnciraltı planını destekleyerek, projeye yönelik eleştirilerin temelsiz olduğunu ifade etti ve bu projelerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Nisan ayı Olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Selami Özpoyraz’ın yönetiminde, Mahmut Özgener ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Başkan Özgener, yaptığı güncel ekonomik değerlendirmelerde, “Sağlık turizminin, kentin nitelikli bir turizm modeli oluşturmasına ve sürdürülebilir yatırımlar çekebilmesine önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz. Daha önce de çeşitli platformlarda dile getirdiğimiz gibi, İnciraltı’nın sağlık turizmine kazandırılmasının güçlü bir adım olacağını yinelemek isterim. Bu projenin hayata geçmesiyle, şehrimiz sağlık turizmi alanında, eğitim, spor, sosyal donatılar ve yeşil alanları içerecek şekilde 2 milyon 200 bin metrekarelik bir alan kazanacak. Bu vesileyle; İzmir ve bölgemiz için her türlü desteği esirgemeyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, bu projede yanımızda olduğu için teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.
“Afrika ile ticaretimizi artırmalıyız”
Amerika Birleşik Devletleri’nin uygulamaya koyduğu yeni gümrük vergilerinin dünya ticaretinde dalgalanmalara neden olduğunu ancak bu durumun Türkiye’ye avantaj sağlayabileceğine dikkat çeken Özgener, “ABD’nin diğer ülkelere yönelik açıkladığı yeni gümrük tarifelerinin küresel piyasaya etkileri doğru bir şekilde analiz edilmelidir. Pazar bazında geliştirilecek özel stratejilerle bu durumu avantaja çevirebiliriz. Ülkemizi etkileyen ek gümrük tarifesi yüzde 10 ile sınırlı kaldığı için, mevcut ekonomik koşullarda üretim ve istihdam maliyetlerinin yüksek olduğunu ve bunun rekabetçiliğimizi olumsuz etkilediğini unutmamalıyız. Bu açıdan, Avrupa Birliği ile yürürlükte olan Gümrük Birliği’nin yeniden gözden geçirilmesi ve dijital dönüşüm, bilişim gibi alanların da tartışmaya dahil edilmesi büyük önem taşımaktadır” dedi.
İkinci çeyrekte ekonomik yavaşlama bekleniyor
Özgener, 2025 yılı ikinci çeyreğinde ekonominin yavaşlayacağına dair öngörülerde bulundu. “2025 yılı ikinci çeyrekte ekonomi, bir önceki çeyreğe göre yavaşlayacak; ancak bu şartların enflasyonu geriletip geriletmeyeceği önemli bir soruyla karşı karşıyayız. Mayıs ayı sonunda açıklanacak olan 2025 yılı birinci çeyrek büyümesi, 2024 yılı dördüncü çeyrekle eşdeğer olarak gösteriyor. Ekonomik büyüme hâlâ yurt içi tüketimden kaynaklanırken, üretim ve ihracat yeterince destek sağlamıyor. 2025 birinci çeyrekte enflasyon düşüşü ve beklentilerdeki iyileşmenin de olmadığını değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
Zirai donun etkisiyle yaz meyve ve sebze fiyatlarına artış yaşanabileceğini belirten Özgener, “Ülkemizin çeşitli bölgelerinde meydana gelen zirai don felaketinin tarımsal üretimde ciddi hasarlar oluşturduğunu gözlemliyoruz. Bu durum özellikle yaz meyve ve sebzelerinde hasat kayıplarına yol açacak, dolayısıyla fiyat artışlarına sebep olacaktır. Üreticilerimizin desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ziraat Bankası ve diğer bankalardan, tarımsal üreticilerin borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi, kredi imkanlarının sunulması ve sigorta konularında kolaylık sağlanması talep ediyoruz” dedi.
“KOBİ’lerin nakit akışını koruyabilmeleri için ticari kredi kartlarının taksitlendirme imkanlarının artırılması elzem.”
Üretim amaçlı tedarik işlemlerinde kullanılan ticari kart harcamalarındaki kısıtlamaların sektörlerin yaşadığı finansal sorunları tetiklediğine dikkat çeken Özgener, “Finansal koşullar zaten zorken, bankalar tarafından işletmelere uygulanan ticari kredi kartı harcamalarındaki kısıtlamalar iş insanlarımızı zorlamakta. Üyelerimiz, kredi kartı limitlerinin tam olarak kullandırılmadığından ve bankaların yapmış olduğu blokajlar veya işlem bazlı kısıtlamalardan şikayet ediyor. Bu çerçevede, işletmelere tahsis edilen ticari kredi kartı limitlerinin fiilen kullanılır hale getirilmesi, bu kartlara yönelik harcama kısıtlarının kaldırılması ve sektörel ihtiyaçlara uygun esnek kullanım şartlarının sağlanması büyük önem taşımaktadır. Özellikle KOBİ’lerin nakit akışını sürdürebilmeleri için ticari kredi kartlarında taksitlendirme imkanlarının artırılması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
– İZMİR
