TRENDYOL Grubu CEO’su Erdem İnan, perakende sektörünün önde gelen paydaşlarını bir araya getiren Perakende Günleri 2025 etkinliğinde, Trendyol‘un KOBİ’lerle birlikte büyüyen e-ihracat ekosistemini ve küresel pazardaki teknoloji odaklı büyüme stratejisini detaylı bir şekilde anlattı.
Perakende sektörünün en kapsamlı organizasyonlarından biri olan Perakende Günleri, bu yıl 24’üncü kez Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. ‘Perakendenin Geleceğini Şekillendirmek’ teması altında düzenlenen etkinlikte, Türkiye’nin e-ihracatındaki gelişmelere dair önemli mesajlar paylaşıldı.
‘E-ihracatta Yeni Ufuklar’ konulu oturuma katılan İnan, Türkiye’nin e-ihracat potansiyelini şu ifadelerle dile getirdi:
“Türkiye, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşması, Birleşik Krallık, Birleşik Arap Emirlikleri ve toplamda 23 ülkeyle yaptığı Serbest Ticaret Anlaşmaları sayesinde büyük bir avantaj elde ediyor. Coğrafi konumumuz, 4 saatlik uçuş mesafesinde 500 milyonu aşkın nüfusa ve 4,2 trilyon dolarlık dev bir perakende pazarına erişim sağlamaktadır. Bu güçlü özellikler, Türkiye’yi hem üretim hem de dijital ihracat açısından kritik bir merkez haline getiriyor.”
Trendyol’un e-ihracat performansını artırmak amacıyla her ülkenin dinamiklerine uygun özel çözümler geliştirdiğini belirten İnan, “Teknoloji alanında yerelleştirmeye ek olarak, satıcılarımıza tek tıkla e-ihracat altyapısı ve kampanya ile fiyat öneri sistemleri sunuyoruz. Türkiye’nin öncüsü olduğumuz yapay zeka yatırımlarıyla, Trendyol tarafından geliştirilen Türkiye’nin yapay zeka destekli ilk yerli büyük dil modeli (LLM) sayesinde, e-ihracat süreçlerinde dil engellerini büyük ölçüde aşıyoruz. LLM teknolojimiz, satıcılar tarafından platforma yüklenen ürün içeriklerini hedef pazarlardaki dillere otomatik olarak çevirirken, müşteri soruları yerel dillerde toplanarak Türkçeye aktarılıyor ve yanıtlar da aynı dilde geri dönüyor. Bu yöntemle, öneri sistemleri, fiyatlandırma ve kampanya yönetiminde kişiselleştirilmiş deneyimler sunarak satıcıların uluslararası pazarlara entegrasyonunu kolaylaştırıyoruz.” dedi.
İnan, ekibinin büyüklüğüne de dikkat çekerek şu bilgileri paylaştı:
“2 bini aşkın mühendis ve teknoloji uzmanından oluşan kadromuz; web ve mobil uygulamalardan lojistiğe, ödeme sistemlerinden veri tabanı ve ağ altyapılarına kadar birçok alanda yenilikçi teknolojiler üzerinde çalışıyor. Ayrıca çağrı merkezi, ürün ve katalog yönetimi, veri-analiz sistemleri, kişiselleştirme motorları, görselleştirme ve depo platformları geliştirme faaliyetlerimizin merkezindedir. Örneğin, Riyad’a bir ürünü farklı şekillerde ulaştırmak mümkün. Uçakla doğrudan son kullanıcıya, uçakla Riyad’a depoya B2B olarak ya da gemiyle Cidde Limanı üzerinden Riyad’a gönderim yapılabiliyor. Ancak bu sürecin arka planında, 3 milyon farklı ürün ve her gün gelen müşteri talepleri doğrultusunda birçok rota optimizasyonu, ürün sezonsallığı ve stok değerlendirmesi yapılması gerekiyor. Teknoloji, bu noktada en önemli gücümüz.
Trendyol’un, kullanıcı odaklı bir sistem geliştirerek hedef pazarlarda kalıcı bir varlık oluşturma sürecini hızlandırdığını vurgulayan İnan, e-ihracat hacminin artışına katkı sağlayan iş ortaklarının başarılarını da dile getirdi. “E-ihracat, KOBİ’lere geleneksel ihracatın yüksek maliyetlerini üstlenmeden doğrudan yabancı müşterilere ulaşma fırsatı tanıyor. Sadece bir yıl içinde iş ortaklarımız, Trendyol vasıtasıyla yurtdışındaki pazarlara 30 milyondan fazla ürün ulaştırarak toplamda 1,5 milyar doları aşan bir satış hacmi oluşturmuş durumda. Bu satıcıların büyük bir kısmını KOBİ’ler oluşturuyor. Bu durum, ülkemize döviz geliri, üretim kapasitesi ve istihdam açısından doğrudan ve somut katkı sağlıyor.”