İsrail, 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan saldırılarına devam ederek, Gazze’yi toplamda 383 gündür bombalamaktadır. Filistin Sağlık Bakanlığı, son 24 saatte İsrail ordusunun gerçekleştirdiği 6 saldırıda 74 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 130 Filistinlinin ise yaralandığını bildirmiştir. Bu durum, bölgede yaşanan insani krizin boyutlarını daha da derinleştirmektedir.
Saldırıların başladığı tarihten itibaren toplam can kaybının 42 bin 792’ye ulaştığı ve yaralı sayısının ise 100 bin 412’ye çıktığı belirtilmiştir. Bu veriler, Gazze’deki insani durumun ne kadar kritik olduğunu ortaya koymakta ve bölgedeki sivillerin maruz kaldığı durumun ciddiyetini gözler önüne sermektedir. Yaşanan bu olaylar, sivil halkın güvenliğini ve yaşamını sürdürme hakkını tehdit eden ciddi bir tehlike olarak değerlendirilmektedir.
Özellikle Gazze’nin güneyinde, İsrail bombardımanlarından kaçmaya çalışan sivillerin yaşam mücadelesi sürmektedir. Bulaşıcı hastalıklar ve kıtlık gibi zorluklarla baş etmeye çalışan Gazzeliler, gıda bulmakta büyük güçlük çekmektedir. Besin bulmak için gıda yardımlarına ulaşmak amacıyla uzun kuyruklar oluşturmak zorunda kalan vatandaşlar, bu süreçte izdiham gibi ciddi sorunlarla da karşılaşmaktadır. Gıda ve su gibi temel ihtiyaçların karşılanamaması, yaşam koşullarını daha da zorlaştırmakta ve sivillerin yaşamını tehdit etmektedir.
Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Gazze’deki çatışmaların artması sonucu bu bölge için planlanan 119 bin 279 çocuğun aşılanmasının hedeflendiği aşı kampanyasının son aşamasının ertelendiğini açıklamıştır. Bu durum, bölgedeki sağlık sisteminin de büyük bir zarar gördüğünü ve çocukların aşı gibi hayati hizmetlerden mahrum kaldığını göstermektedir. Sağlık hizmetlerinin aksaması, çatışma sürecinin getirdiği olumsuzluklardan biri olarak öne çıkmaktadır.
Sonuç olarak, Gazze’deki durum, insani bir krizin derinleşmesine neden olan çok sayıda faktörü barındırmaktadır. Özellikle sivillerin hayatları tehdit altında iken, gıda, su ve sağlık hizmetlerine ulaşımda yaşanan zorluklar, bölgedeki insani yardım çalışmalarının ne kadar acil olduğunu ortaya koymaktadır. Açık bir şekilde ifade etmek gerekirse, Gazze halkının yaşadığı bu süreç, sadece bir savaşın etkisi değil, aynı zamanda yıllardır süregelen bir insani kriz olarak da değerlendirilmelidir. Uluslararası toplumun bu duruma müdahale etmemesi, bu kriz ortamının daha da derinleşmesine yol açacaktır.