El Salvador’un dikkat çeken gündem maddelerinden biri…
Dünyanın en büyük ve en sıkı güvenliğe sahip cezaevi olan Terörizm Hapishanesi (CECOT), suçluların toplumsal yaşamdan izole edilmesinin ötesinde, bir işkence merkezine dönüşmüş durumda.
Bu kuruma, dünyaca ünlü iki çete olan MS-13 ve Barrio üyeleri de mahküm olarak yerleştiriliyor. Hapishanenin amacı, yalnızca suçluları cezalandırmak değil, aynı zamanda onları tam anlamıyla teslim almak.
ZİNDANIN DERİNLİKLERİ
İngiliz gazetesi Dailymail’in gerçekleştirdiği bir ziyaret, hapishanenin karanlık ve tehditkâr atmosfisini gözler önüne serdi.
Tecavüz, işkence, cinayet ve organize suç geçmişine sahip mahkumlar, oldukça zorlu koşullarda yaşam mücadelesi veriyor.
BUKELE’NİN SERT YÖNTEMLERİ
Başkan Nayib Bukele’nin iktidara gelmesiyle birlikte El Salvador’da çetelere karşı yürütülen operasyonlar hız kesmeden devam etti.
CECOT’un inşası, çetelerin etkisinin azaltılması ve suç oranlarının kontrol altına alınması amacıyla hayata geçirildi.
KISA SÜREDE SONUÇ VERDİ
Anayasal hakların kısıtlanması tehlikesine rağmen bu yönetim anlayışı, kısa sürede olumlu sonuçlar elde etti ve sokaklardaki suç oranlarında belirgin bir azalma sağlandı.
2022 yılında 1.140 olarak kaydedilen cinayet sayısı, 2023’te sadece 22’ye düştü.
Güvenlik güçleri, yürütülen operasyonlar sonucunda 3.939 ateşli silah ve 8.000’e yakın araç ele geçirdi.
İNSAN HAKLARI GRUPLARI ELEŞTİRİYOR
Bununla birlikte, bu sert yöntemler bazı insan hakları gruplarının eleştirilerine maruz kalıyor.
Hükümet, çete üyelerine karşı uyguladığı katı disiplin yöntemlerini “yüzyılın mücadelesi” olarak nitelendiriyor; ancak bu durum, halkın belirli kesimleri tarafından farklı algılanmakta.
METAL RANZALARDA HAYAT
Hapishanedeki yaşam şartları, mahkumlar için adeta bir darbe etkisi yaratıyor.
Suçlular, günlerinin 23,5 saatini dar metal ranzalarda geçirmek zorunda kalıyor, temiz hava ve doğal ışık gibi temel ihtiyaçlardan mahrum kalıyorlar.
Özellikle, gözaltına alınmış tutuklulardan 180’den fazlasının işkence nedeniyle hayatını kaybettiği bildirilmektedir.
BEYAZ TİŞÖRT VE ŞORT GİYMEK ZORUNDALAR
Tüm mahkumlar, beyaz tişört ve şort giymekle yükümlüdür ve her beş günde bir, saçları kazıtılıyor.
Üstelik mahkumların, sadece fısıldayarak iletişim kurmalarına izin veriliyor; hayatları tamamen kontrol ve izolasyon altında sürüyor.
Her biri 100’den fazla mahkumu barındıran koğuşlarda yalnızca iki tuvalet, iki lavabo ve 80 yatak bulunmakta.
Ayrıca mahkumlar, kasıtlı olarak küçük ve lezzetsiz porsiyonlar halinde sunulan yemekleri elleriyle yemek zorunda kalıyor.
Günün büyük bölümünde ise yapacak hiçbir işleri olmadığından, hücrelerinde saatlerce boş kalıyorlar.
TRUMP’IN CECOT PLANI
El Salvador’un çetelerle mücadelesi, uluslararası arenada da dikkat çekmeye başladı.
Devlet Başkanı Nayib Bukele, ABD vatandaşları da dahil olmak üzere, ABD’den sınır dışı edilecek her türlü suçlu için kapılarının açık olduğunu ifade etti.
Bukele, X sosyal medya platformunda “Yalnızca hüküm giymiş suçluları (hüküm giymiş ABD vatandaşları da dâhil) ücret karşılığında mega hapishanemize (CECOT) almaya hazırız.” şeklinde bir paylaşımda bulundu.
Ancak, ABD hükümetinin bu teklife ne yanıt vereceği henüz kesinlik kazanmadı.
ŞİDDET VE KORKU YERİNİ GÜVENLİĞE BIRAKTI
El Salvador’un sokaklarında bir zamanlar sıkça karşılaşılan şiddet ve korku, günümüzde güvenle yer değiştirmiş görünüyor.
Ancak bu dönüşüm, birçok kişi için ağır bedellerle elde edilmiş bir sonuç olarak değerlendiriliyor.
Halkın güvenliği sağlanmışken, özgürlüklerinden yoksun bırakılan binlerce insanın durumu hâlâ belirsizliğini koruyor.
EL SALVADOR’UN SİMGESİ
CECOT, yalnızca bir hapishane değil, aynı zamanda devletin suçla mücadelesindeki kararlılığının sembolünü oluşturuyor.
El Salvador’daki bu dönüşüm, toplumda belirgin bir huzur sağlasa da, hapishane içindeki insan hakları ihlalleri ve disiplin uygulamaları uluslararası alanda tartışma konusu olmaya devam edecek.