G-QXXHXL9JW0
USD36,64
%0.09
EURO39,89
%0.19
EURO/USD1,09
%0.27
BIST10.840,59
%1.05
Petrol70,65
%1.1
GR. ALTIN3.516,66
%-0.04
BTC3.084.672,06
%3.75
  1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Dijital Dönüşümde Tekelleşmenin Getirdiği Tehditler

Dijital Dönüşümde Tekelleşmenin Getirdiği Tehditler

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emin Köksal, rekabet gücünün inovasyon ve dijital dönüşüm süreçlerinde kritik bir rol oynadığını vurgulayarak, bu sürecin önündeki en büyük engelin “tekelleşme” olduğunu ifade etti.

AA muhabirine yaptığı açıklamalarda Köksal, son 25 yıl içinde teknoloji ve dijitalleşmenin dünya genelindeki ekonomileri daha önce hiç görülmemiş bir değişimle yüzleştirdiğini belirtirken, rekabet gücünün de bu süreçte giderek artan bir önem kazandığını kaydetti.

Köksal, dijitalleşme öncesi dönemde ekonomiyi şekillendiren ana aktörlerin petrol şirketleri olduğunu ancak bu rolün artık teknoloji şirketlerine geçtiğini dile getirerek, bu dönüşümün beraberinde getirdiği bazı önemli zorluklara dikkat çekti.

Başlıca zorluklardan birinin “tekelleşme” olduğunu vurgulayan Köksal, dijital platformların yaygınlaşmasıyla birlikte gelişen güçlenen “ağ etkisi” sayesinde bu platformları yöneten şirketlerin pazarda daha baskın hale geldiğini ve rekabetin zayıfladığını ifade etti.

Köksal, “Bir platform ne kadar fazla kullanıcıya sahipse, o kadar değerli hale geliyor. Örneğin WhatsApp’ı düşünelim. Neden tercih ediyorsunuz? Zira herkes kullanıyor. Yeni bir mesajlaşma uygulaması gelse, ne kadar kaliteli olursa olsun, kullanıcıları oraya çekmek oldukça zor.” şeklinde konuştu.

Dijital dönüşüm ile gün yüzüne çıkan bir diğer zorluğun “veri avantajı” olduğunu belirten Köksal, dijital platformların topladıkları büyük verileri analiz ederek, hizmetlerini sürekli olarak geliştirdiklerini aktardı.

Köksal, büyük verileri elinde bulunduran şirketlerin aynı zamanda “ölçek ekonomisi” avantajıyla rekabeti ciddi ölçüde sınırladığının altını çizerek, “Bu platformları kurmak için başlangıç maliyetleri oldukça yüksekken, sonrasında her yeni kullanıcının maliyeti neredeyse sıfır. Bu da büyük oyuncuların muazzam bir maliyet avantajına sahip olmaları demektir.” dedi.

Dijital platformların rekabet üzerindeki olumsuz etkilerine de değinen Köksal, büyük teknoloji firmalarının dijital dünyada belirleyici bir konum elde ettiğini belirtti. Google ve Meta’nın dijital ekosistemi kontrol eden şirketler haline geldiğini ifade eden Köksal, bu firmaların rekabeti kısıtlayan uygulamalarının endişe yarattığını dile getirdi. Örneğin, Google’ın kendi hizmetlerini arama sonuçlarının üst sıralarına yerleştirmesi veya Apple’ın App Store’da belli uygulamalara kısıtlamalar getirmesi gibi durumların rekabeti olumsuz yönde etkilediğini vurguladı.

Köksal, bu büyük şirketlerin “katil devralmalar” stratejisiyle potansiyel rakip olabilecek küçük şirketleri daha büyümeden satın aldığını belirtti. Facebook’un Instagram’ı almasının bu tür bir uygulamanın en iyi örneği olduğunu kaydeden Köksal, çoğu zaman bu satın almalardan sonra hizmetlerin sonlandığını da sözlerine ekledi.

Rekabeti destekleyen yasaların yetersiz kaldığına değinen Köksal, tekelleşmenin önüne geçme amacıyla hazırlanan yasaların dijital sektörün hızlı gelişen dinamiklerine ayak uydurmakta zorlandığını söyledi. Özellikle yapay zeka alanındaki hızlı ilerlemelerin bu duruma örnek teşkil ettiğini belirten Köksal, “Her gün yeni bir teknolojik yenilik, yeni bir iş modeli veya dijital platform ortaya çıkıyor. Bu dinamik yapı içinde geleneksel rekabet hukuku araçlarının yetersiz kaldığını gözlemliyoruz.” dedi.

Köksal, dijital pazarların hızla değişen doğası göz önüne alındığında, rekabete aykırı bir davranış tespit edildiğinde başlatılan soruşturmanın ortalama 1,5 yıl sürdüğünü, bu sürecin zarfında ciddi kayıplara yol açabileceğini ifade etti. Özellikle büyük platformların tekrar eden anti-rekabetçi eylemleri söz konusu olduğunda, yapılan her soruşturma sürecinin toplumsal refah açısından kayıplara yol açabileceğinin altını çizdi.

Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecinde önemli fırsatlar sunduğunu aktaran Köksal, son yıllarda e-ticaret, fintech ve oyun sektörlerinde başarılı girişimlerin ortaya çıktığını ifade etti. Türkiye’nin genç ve teknoloji meraklısı bir nüfusa sahip olmasının önemli bir avantaj oluşturduğunu belirten Köksal, bu durumun büyük bir potansiyel sunduğunu vurguladı.

Düzenleyici çerçevenin halen yetersiz olduğunu belirten Köksal, mevcut 6563 sayılı Elektronik Ticaret Kanunu ve 4054 sayılı Rekabet Kanunu’nun dijital çağın yeni zorluklarına yeterli yanıt veremediğini dile getirdi. Ayrıca, fiber internet altyapısının yaygınlaştırılması ve 5G gibi yeni nesil teknolojilerin geçişinin hızlandırılması gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye’de yazılım ve bilişim alanında yaşanan nitelikli insan kaynağı eksikliği sorununa da dikkat çekerek, bu açığın giderek büyüdüğünü ifade etti.

Köksal, dijital rekabeti artırmayı hedefleyen yeni düzenlemeler çerçevesinde Rekabet Kurumu tarafından hazırlanan kanun taslağına değinerek, “Taslağın önemli unsurlarından biri, ‘önemli pazar gücüne sahip’ platformlara ek yükümlülükler getirmesidir. Piyasada belirleyici güçlü olanlardan daha fazla şeffaflık ve sorumluluk beklenmektedir.” dedi.

Veri paylaşımı konusundaki düzenlemelerin kritik önem taşıdığına dikkat çeken Köksal, büyük platformların topladıkları verileri belirli şartlar altında diğer oyuncularla paylaşmak zorunda kalacağını belirtti. Bu durumun yeni girişimler için büyük bir fırsat yaratacağını söyledi.

Ayrıca, büyük platformların kendi ürünlerine öncelik vermelerine karşı daha sıkı düzenlemelerin getirileceğini belirten Köksal, bunun KOBİ’ler için kritik bir mesele olduğuna dikkat çekti. Bu düzenlemelerle e-ticaret ve arama motoru hizmetlerinde olumlu etkilerin görüleceğini ifade etti.

Yeni düzenleme ile kullanıcıların kendi verilerinin kullanımı hakkında daha fazla söz sahibi olacağını belirten Köksal, “Kullanıcılar, platformlar arası geçiş yapabilecek ve daha şeffaf bir hizmet alabilecekler. Yıllarca bir e-ticaret platformunda alışveriş yaptınız ve zengin bir alışveriş geçmişiniz oluştu. Yeni düzenleme ile bu verileri başka bir platforma taşıyabileceksiniz.” dedi.

Köksal, şu anda büyük platformların yarattığı rekabet baskısı altında zorluk yaşayan birçok yerli girişim bulunduğunu, yeni düzenlemenin daha adil bir rekabet ortamı oluşturarak yerli girişimler için önemli fırsatlar sunacağını vurguladı.

Düzenlemelerin uygulanması ve denetlenmesinin hayati öneme sahip olduğunu dile getiren Köksal, “En iyi tasarlanmış düzenleme bile etkili bir şekilde uygulanmadığında istenen sonuçları vermeyecektir. Ayrıca, regülasyonların rekabeti korurken inovasyonu da engellememesi gerekir.” ifadelerini kullandı.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Dijital Dönüşümde Tekelleşmenin Getirdiği Tehditler
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Gazetemize Abone Olabilirsiniz.

Yeni haberlerden anında haberdar olmak için e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Haber Kontak ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!