İsrail kaynaklarına dayanarak yapılan haberlere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ı Suriye Özel Temsilcisi olarak ataması, Suriye’deki güç dengelerini yeniden şekillendirdiği anlamına geliyor. Bu atama, ABD’nin Suriye’deki başlıca aktör olarak Türkiye’yi gördüğünü vurguluyor.
İsrail’in Haaretz gazetesinde Ben Samuels imzasıyla yayımlanan makalede, ABD’nin Suriye konusundaki stratejisindeki değişiklikler mercek altına alındı.
“TÜRKİYE’Yİ ÖNE ÇIKARIYOR”
Trump’ın, ABD’nin Lübnan asıllı Ankara Büyükelçisi Barrack’ı Suriye Özel Temsilcisi olarak görevlendirmesi, ABD ile Türkiye arasındaki yakınlaşmanın bir göstergesi olarak yorumlandı. Bu durum, Washington’un Suriye’deki ana aktör olarak İsrail yerine Türkiye’yi konumlandırdığı anlamına geliyor.
Bu gelişme, İsrail’deki Tel Aviv yönetiminin Orta Doğu politikaları hakkında endişelere yol açtı. Yazıda, İsrail’in hawkish destekçileri tarafından, İran ve İsrail Birimi Koordinatörü ABD-İsrail çifte vatandaşı Merav Ceren ile Afrika Birimi Koordinatörü Eric Trager’in ABD Ulusal Güvenlik Konseyindeki görevlerinden alınmasına dikkat çekildi.
“TÜRKİYE SÜRÜCÜ KOLTUĞUNDA”
Samuels, Trump’ın İsrail’in savaş çabalarına kamuoyu önünde destek vermeye devam etmesine rağmen, İran müzakereleri ve Gazze’deki Hamas ile yapılan görüşmeler sonrası, Suriye’nin geleceği konusunda Türkiye’nin yanında yer almasının, Washington-Tel Aviv ilişkilerindeki yeni bir gerilim kaynağı olarak ortaya çıkabileceğini ifade etti.
İsrail Politika Forumu’ndan Michael Koplow’un yorumlarına yer verildi. Koplow, “İsrail ve Trump yönetimi Türkiye ve Suriye konusunda aynı görüşte değil. İsrail’de, aynı kişinin Türkiye ve Suriye politikalarını aynı anda yönetecek olması şaşkınlığa yol açıyor. Bu durum, ABD’nin aslında Türkiye’yi Suriye’deki ana oyuncu olarak gördüğünün bir kabulüdür.” değerlendirmesinde bulundu.
“BATI’YA YER YOK”
Yazının devamında, Barrack’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile uyumlu ifadelerle, “Bir asır önce Batı, haritalar, mandalar, çizilmiş sınırlar ve yabancı egemenlik dayattı. Sykes-Picot Suriye’yi ve çevresini emperyal çıkarlar için böldü. Bu hata nesillere mal oldu. Bunu bir daha yapmayacağız. Batı’nın müdahale dönemi sona ermiştir.” dediği aktarıldı.
ABD Başkanı Trump’ın Orta Doğu politikasını uygulama yönünde Tel Aviv ile aynı çizgide olma kaygısı taşımadığı belirtildi. Ayrıca, İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarını sürdürmesi durumunda gerilimin artacağı ve bu durumun Türkiye’nin stratejik konumunu güçlendireceği ifade edildi.