İsrail’de, Ortak Liste Partisi’nin Başkanı Ahmed et-Tiybi, Knesset oturumunda gerçekleştirdiği konuşmada, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’yu Orta Doğu’nun “son diktatörü” olarak niteledi. Tiybi, bu ifadesiyle Netanyahu’nun siyasi duruşunu eleştirdi ve özellikle Orta Doğu’daki mevcut siyasi durumun ciddiyetine dikkat çekti.
Konuşmasında Netanyahu’ya doğrudan seslenen Tiybi, “Esad rejiminin devrilmesinden sonra ayakta kalan son Ortadoğu diktatörü sizsiniz.” şeklinde bir açıklamada bulundu. Bu ifade, Tiybi’nin Netanyahu’ya yönelik sert eleştirisinin bir parçasıydı ve Orta Doğu’daki çatışmaların ve güç dengelerinin nasıl değiştiğine dair bir perspektif sundu.
Netanyahu hakkında yaptığı eleştirilerini sıklıkla meclis kürsüsünden dile getiren Tiybi, özellikle İsrail ordusunun Gazze’ye yönelik gerçekleştirdiği saldırıları ve işgal altındaki Filistin topraklarındaki sistematik ayrımcılığı sürekli gündeme getiriyor. Bu durum, Tiybi’nin genel olarak insan hakları ve adalet konularındaki hassasiyetini ortaya koymakta. Ayrıca Tiybi’nin bu konudaki sert eleştirileri, İsrail iç siyasetinde de önemli bir tartışma konusunu oluşturuyor.
Öte yandan, Suriye’de 27 Kasım 2023 tarihinde rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşşar Esed güçleri arasında çatışmalar yoğunlaşmış durumda. Bu çatışma, Suriye’nin farklı bölgelerinde etkisini gösterirken, özellikle Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi büyük illerde, 30 Kasım ve 7 Aralık tarihleri arasında rejim karşıtı gruplar önemli bir üstünlük sağladı. Rejim karşıtı grupların bu başarıları, Suriye’deki savaşı daha da çetrefilli bir hale getirdi.
Başkent Şam’a 7 Aralık günü girmeye başlayan bu gruplar, aynı zamanda halk kitlesinin de desteğini aldı. Bu destek, Esad rejiminin kontrolünü kaybetmesine yol açtı. 8 Aralık 2023 tarihinde Esed rejimi, Şam ve diğer birçok bölgede kontrolünü tamamen kaybetti. Bu gelişme, Suriye’deki siyasi dengeyi köklü bir şekilde değiştirdi ve Orta Doğu’daki diğer aktörler üzerinde de etkili oldu.
Sonuç olarak, Tiybi’nin Netanyahu’yu hedef alan sözleri, sadece iç politikada bir çatışmayı değil, aynı zamanda Orta Doğu’daki genel durumu ve güç dengesini de sorgulayan bir olaydır. Suriye’deki gelişmeler ve İsrail’in politikaları, bölgedeki çatışmaların ve siyasi dinamiklerin sürekli bir değişim içinde olduğunu gösteriyor. Hem Tiybi’nin açıklamaları hem de Suriye’deki çatışmalar, Orta Doğu’nun daha karmaşık hale geldiğini ve bu karmaşanın çözümünü zorlaştırdığını ortaya koymaktadır.