Amerika Birleşik Devletleri’nde, ‘özgürlükler ülkesi’ olarak bilinen bu topraklarda bir cinayet vakası daha meydana geldi. 38 yaşındaki bir birey olan Cahrles Leggett, bir pizza dükkanına girerek pizza siparişi verdi ve ödemenin tamamını gerçekleştirdi. Siparişi alıp ödemeyi alan 26 yaşındaki kasiyer, bu durumu aşçıya iletti ve hazırlanan siparişi almak için arka tarafa yöneldi.
Ancak, siparişini almak üzere arka bölümden dönen kasiyer, müşterisi Leggett’in beklenmedik bir tepkisiyle karşılaştı. Müşteri, aşçının pizza hazırlarken eldiven takıp takmadığı konusunda kasiyerle sert bir tartışmaya girdi. Yine de kasiyerin açıklamaları, eldiven takılmadan ürün hazırlanmadığını belirtse de, öfkeli müşteri, yanında taşıdığı silahla kasiyer Owais’i göğsünden vurdu. Olay saatler içinde gerçekleşti ve bu trajik durum sonucunda Owais hayatını kaybetti.
Olay yerine daha sonra gelen polis ekipleri, saldırganı derhal tutukladı. New York Post’un bildirilerine göre, 2013 yılında Batı Şeria’dan ABD’ye göç etmiş olan Jamil Owais, o gün kardeşinin işleri nedeniyle onun pozisyonunda çalışırken bu talihsiz olayla karşılaştı. Owais, görevi gereği dükkanın önünde bulunuyordu ve bu nedenle hayatını kaybetmişti.
Polis ekipleri, araştırmalarını derinleştirerek olayla ilgili kamera kayıtlarını inceledi. Bu kayıtlar, o gün mutfakta çalışan herkesin eldiven taktığını kanıtladı. Dolayısıyla, kasiyer Owais’in aşçının hijyen standartlarına uyup uymadığı konusunda kaygılanmakta haksız olduğu ortaya konuldu. Olayı gerçekleştiren Leggett’in, ayrıca yasadışı maddeler bulundurmak suçlamasıyla da arandığı öğrenildi. Şu an için kasten adam öldürme suçlamasıyla mahkemeye çıkartılan Leggett için, yargı tarafından 75 yıl hapis cezası talep edildi.
Bu cinayet olayı, sadece kurbanın hayatını değil, aynı zamanda ailesinin de yaşamını derinden etkiledi. Owais’in ailesi, bu kaybın acısıyla başa çıkmaya çalışmakta. Hükümetin ve adalet sisteminin, yaşanan bu tür olaylara karşı daha etkin bir şekilde önlem alması gerektiği kanaati, toplumda dile getirilmektedir. Bu tür trajedilerin, hangi gerekçeyle olursa olsun, bir cana mal olduğu gerçeği ise bu konudaki hassasiyeti artırıyor.
Kısaca, bu olay, bireylerin yaşamlarının ne kadar kırılgan olduğunu tekrar gözler önüne seriyor. Müşteriler ile hizmet verenler arasındaki tartışmaların ne denli tehlikeli sonuçlar doğurabileceği, bu tür vakalarla bir kez daha hatırlatılmış oldu. Amerika Birleşik Devletleri’nin çeşitli bölgelerinde benzer olayların yaşanmaması adına, hem toplumsal hem de yasal önlemlerin artırılması gerekliliği ön plana çıkıyor. Tragedyaları azaltmak adına atılacak adımların, sadece hukuki önlemlerle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda toplumsal bilincin de artırılmasını sağlaması gerektiği kabul edilmektedir.
