Arnavutluk’un başkenti Tiran, 8 Ekim 2024 tarihinde ana muhalefet partisi olan Demokratik Parti’nin (PD) önderliğinde büyük bir hükümet karşıtı protestoya ev sahipliği yaptı. Ülkenin değişik şehirlerinden gelen kalabalık gruplar, hükümete karşı duydukları rahatsızlıkları dile getirmek amacıyla Başbakanlık binası önünde toplandı. Protestocular, Başbakanlık binası önünden başlayarak Meclis, İçişleri Bakanlığı, Tiran Belediyesi ve iktidardaki Sosyalist Parti (PS) binasının önünden geçerek yürüyüş gerçekleştirdi.
Gösteri sırasında, protestocular çeşitli güvenlik binalarına karşı molotofkokteyli ve sis bombası atarak hükümetin politikalarına olan tepkilerini gösterdi. Bu eylemler neticesinde güvenlik güçleriyle göstericiler arasında arbede yaşandı. Protesto, birkaç saat süresince devam ederken, polis güçleri, kalabalığı dağıtmak amacıyla göz yaşartıcı gaz kullanmak zorunda kaldı. Arnavutluk’un Tiran şehrinde gerçekleşen bu şiddetli olaylarda, çeşitli kamu araçlarına ve binalara zarar verildi.
Polis tarafından yapılan açıklamalara göre, protesto esnasında, molotofkokteylleri ve diğer sert cisimlerle gerçekleştirilen saldırılar nedeniyle 10 polis memuru yaralandı. Olayların büyümesi üzerine, yüzlerce polis güvenlik önlemlerini artırarak bazı yolları trafiğe kapatmak durumunda kaldı. Bu durum, Tiran’ın merkezi bölgelerinde ulaşımı da olumsuz etkiledi.
Protestoların ana sebebi, PD Milletvekili Ervin Salianji’nin mahkumiyetine yönelik tepkilerdir. 26 Eylül 2024 tarihinde Temyiz Mahkemesi, Salianji’yi “sahte ihbar” suçundan bir yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Salianji, dönemin İçişleri Bakanı Fatmir Xhafaj’ın akrabalarının uyuşturucu kaçakçılığına karıştığını iddia eden sahte bir ses kaydı yayımladığı için suçlanmıştı. Bu mahkumiyet, muhalefetteki gerginlikleri artırmış ve milletvekilinin meclis görevine son verilmesine yol açmıştı. Hükümetin bu kararı, muhalefet partisi tarafından adaletsiz ve siyasi bir hamle olarak değerlendirilmiştir.
Daha önceki eylemlerinde de yaşanan benzer gerginliklerden dolayı, PD, gelecek yıl düzenlenecek genel seçimleri denetleyecek geçici bir hükümet kurulmasını talep etmektedir. Bu taleplerin ışığında, muhalefet milletvekilleri, mecliste de benzer protestolar gerçekleştirmiştir. Tiran’daki protestolar, sadece Salianji’nin cezasına karşı bir tepki niteliğindeydi, aynı zamanda hükümetin genel politikalarına ve yaklaşımına karşı da bir ifade biçimi olarak algılandı.
Sonuç itibarıyla, Arnavutluk’ta yaşanan bu olaylar, hükümet ve muhalefet arasında derinleşen çatışmanın bir yansıması olarak dikkat çekiyor. Protestocuların önümüzdeki günlerde de eylemlerine devam edeceği öngörülmektedir. Bu durum, ülkenin siyasi atmosferini daha da gergin hale getiriyor. Hem hükümetin hem de muhalefetin, gelecekte atacağı adımlar bu durumun nasıl gelişeceği konusunda belirleyici olacaktır.