Brezilya’nın São Paulo şehrinde yıllar önce yaşanan çarpıcı sahte hamilelik skandalı, tekrar gündeme geldi. Olayın merkezindeki dolandırıcı, Maria Verônica Aparecida César Santos, sahte hamileliği ile kamuoyunun dikkatini çekerek büyük bir skandala imza atmıştı. Şimdi, geçmişteki kötü imajını düzeltmek ve “sahtekar” olarak anılmamak için mücadele ediyor.
2012 yılında Santos, dördüz bebeklere hamile olduğunu ilan ettiğinde, bu iddia hem sosyal medyada hem de uluslararası basında önemli bir sansasyon yarattı. Hamileliğinin getirdiği endişelerle dolu olan genç kadına, birçok hayırsever çeşitli yardımlarda bulunarak destek verdi. Bebek bezi, oyuncak ve mobilya gibi yardımların yanı sıra bazı gazeteler, Santos ve doğmamış bebekleri için büyük miktarda para topladı. Böylelikle milyonlarca dolar yardım toplandı.
Ancak, Santos’un hamileliği hakkında şüpheler artmaya başladı. Bu durum, bir televizyon programına katılması sonrasında ortaya çıktı. Programın sunucusu, Santos’un hamileliğinin getirdiği fiziksel belirtilerini pek de gözlemleyemedi. Üstelik, dördüz bekleyen bir annenin rahatsızlık duyması gerektiğini belirterek, Santos’u özel bir görüşmeye davet etti ve karnını göstermesini istedi. Santos ise, karnındaki çatlaklar nedeniyle bu isteği reddetti. Bu durum, dolandırıcılığın açığa çıkmasına sebep oldu.
Yalanları ortaya çıkan Santos, bir dizi dolandırıcılık suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Bilgilerin çok geçmeden doğrulanması üzerine, ultrason görüntülerinin gerçek sahibi olan başka bir kadın tarafından dava edildi. Santos, bu kötü durumdan kurtulmak için kendisine yapılan tüm bağışları iade etmeye karar verdi. Bu sayede, bazı suçlamalardan kurtulmayı başardı.
Zamanla sessizleşen Maria Verônica, 38 yaşında sosyal medyaya geri dönerek artık yeni bir imaj inşa etmek istediğini belirtti. Kendisini “yeniden doğmuş bir Hristiyan” olarak tanıtan Santos, YouTube’da yayınladığı videolarla geçmişiyle yüzleştiğini ve yaptığı hatalardan pişmanlık duyduğunu ifade etti. Burası, yeni bir başlangıç yapmak için bir fırsat olarak gördüğü bir platform oldu. “Kimliğimi geri almak için bu kanalı açtım. Pek çok kişi beni ‘Taubateli hamile kadın’ olarak tanıyor ama artık Maria Veronica olarak bilinmek istiyorum. Gerçekten değişen insanlar var ve ben de onlardan biriyim” sözleriyle, topluma kendini kabul ettirmeye çalışıyor.
Sonuç olarak, Santos’un bu skandal dolayısıyla edindiği kötü şöhret, yeniden inşa etmeye çalıştığı kimliği ve toplum içerisindeki yerini sorguluyor. Geçmişteki dolandırıcılığı ve topladığı yardımları iade etmesi, kendisi için bir nevi kefaret olurken, değiştiğine dair verdiği mesajlar toplum üzerinde nasıl bir etki bırakacak, ilerleyen süreçte görülecektir.