ABD Başkanı Donald Trump ile arasında yaşanan gerginlik sonrasında Elon Musk’ın, Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) yönelik operasyonlarını durdurma tehdidinde bulunması, ABD’deki uzay ve savunma kurumlarını derinden sarstı.
Bu durum, hükümetin acil önlemler almasına yol açtı.
TEHDİT SONRASI YENİ ÇARE ARAYIŞI
Musk’ın, kritik görevleri tehlikeye atan bu tehdidi üzerine NASA ve Pentagon, alternatif uzay uçuşu sağlayıcıları bulmak için hızla harekete geçti.
Bu süreçte Rocket Lab, Blue Origin ve Sierra Space gibi özel uzay şirketleriyle görüşmeler gerçekleştirildiği bildiriliyor.
Bu acil arayış, Boeing’in Starliner projesindeki gecikmelerle birleşince, ABD’nin uzaya erişiminin tek bir firmaya bağlı kalmaması gerektiği gerçeği daha da önem kazandı.
AŞIRI BAĞIMLILIĞIN RİSKLERİ GÜNDEME GELDİ
Bu kriz, ABD’nin uzaya erişim konusundaki hayati önemi ve bunun tek bir şirkete bağımlı olmasının oluşturduğu büyük riski gözler önüne serdi.
Musk’ın tehdidi, kritik ulusal sistemlerin yalnızca bir kişinin inisiyatifine bırakılıp bırakılmayacağı konusundaki tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
Eski bir NASA yetkilisi, Musk’ın uzay istasyonuna erişimi kesme tehdidinin “çizgiyi aştığını” belirterek olayın ciddiyetini vurguladı.
Bu gelişmenin, ABD’nin uzay stratejisinde çeşitliliği artırma adına zorunlu bir değişim yaratması bekleniyor.