CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin yenilgisinden sorumlu tuttuğu gazeteci Uğur Dündar’a sosyal medya üzerinden sert bir açık mektup yayınladı. Kılıçdaroğlu, Uğur Dündar’ı siyasi rüşvet aldığı iddialarıyla suçladı ve toplumu kutuplaştırma çabalarıyla itham etti. Bunun üzerine Dündar, Kılıçdaroğlu’nu ‘müfteri’ olarak nitelendirdi ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybettiren ismin Kılıçdaroğlu olduğunu belirtti.
Uğur Dündar, Kılıçdaroğlu’nun açık mektubuna karşılık verirken, kullanılan üslubu kaba ve iftira dolu olarak nitelendirdi. Dündar, Kılıçdaroğlu’nun iddialarının gerçek dışı olduğunu savunarak, seçimlerdeki başarısızlığın sorumlusunun Kılıçdaroğlu olduğunu iddia etti. Aynı zamanda Kılıçdaroğlu’nun hedef gösterdiği isimlerin seçimlerde başarısız olmasının Kılıçdaroğlu’nun liderliğine yönelik eleştirileri doğruladığını belirtti.
Uğur Dündar’ın mektubunda ayrıca, Kılıçdaroğlu’nun hırs ve kinle dolu olduğunu ve yalan söylediğini iddia etti. Özellikle, Kılıçdaroğlu’nun kendisine ve diğer kişilere yönelik iftiralarının gerçek dışı olduğunu ve gazetecilik kariyerinde her zaman doğru ve tarafsız haberler yaptığını savundu. Ayrıca, Kılıçdaroğlu’nun seçimi kaybetmesindeki başarısızlığını ve partiyi getirdiği noktayı eleştirdi.
Kılıçdaroğlu’nun, Dündar’ı hedef gösterirken sert bir dil kullandığı ve iddialarda bulunduğu açık mektuba Uğur Dündar, saygı çerçevesinde karşılık verdi. Ancak Dündar, Kılıçdaroğlu’nun gerçekleri çarpıttığını ve kendisine yönelik saldırılarının dayanaksız olduğunu belirtti. Dündar, Kılıçdaroğlu’nun siyasi arenadaki tutumunu ve partinin seçim stratejilerini eleştirdi ve kendisinin her zaman doğru ve tarafsız haberler yaptığını vurguladı.
Sonuç olarak, Kemal Kılıçdaroğlu ile Uğur Dündar arasında yaşanan tartışma, siyasi ve medya alanındaki çekişmeleri yansıtan bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. Her iki isim de karşılıklı olarak birbirlerini suçlarken, kamuoyunun da bu konudaki görüşlerini etkilediği görülüyor.İkilinin açık mektupları arasındaki gerilim, gelecekteki politik gelişmeler açısından da dikkatle takip edilmelidir.