Suriyeli bir sığınmacı tarafından taciz edilen 6 yaşındaki bir kız çocuğunun ardından Kayseri’de başlayan protestolar, diğer illere de yayıldı. Sinirlerin gergin olduğu eylemlerde bazı Suriyelilere ait arabalar zarar gördü ve iş yerlerine saldırılar düzenlendi. Bu olaylar, Suriye’de de Türk kontrolündeki bölgelerde Suriyeliler arasında ayaklanmalara neden oldu. Türk tırları ateşe verildi ve Türk bayrakları indirilirken, sosyal medyada da bu gelişmeler geniş yankı uyandırdı.
DEM Parti Göçmen ve Mülteciler Komisyonu, olaylar sırasında Suriyelilere desteklerini açıkladı. Parti, kayseri’deki protestoları vahşet olarak nitelendirirken, Suriyelilere yönelik saldırıların durdurulması gerektiğini belirtti. Ayrımcılığa ve ırkçılığa karşı olduklarını vurgulayan parti, göçmenlerin yaşam haklarının korunması gerektiğini savundu.
Yaşanan olaylar sonrasında ülke genelinde Suriyelilere karşı tepkiler artmaya devam ediyor. Sosyal medyada da tartışmaların sürdüğü bu konuda, hükümetin aldığı tedbirler merak konusu olmaya devam ediyor. Göçmen düşmanlığının arttığı bir dönemde, toplumun farklı kesimleri arasında da gerilimlerin yükseldiği gözlemleniyor.
Çeşitli insan hakları örgütleri ve sivil toplum kuruluşları, Suriyelilere karşı yapılan saldırıları kınayarak, barışçıl çözümler öneriyor. Herkesin huzur içinde yaşayabileceği bir ortamın sağlanması gerektiğini vurgulayan bu kuruluşlar, ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı birlikte mücadele çağrısı yapıyor.
Özellikle Suriye’de yaşanan savaşın etkileri nedeniyle Türkiye’ye sığınan binlerce insanın yaşadığı zorluklar ve mağduriyetler de dikkate alınarak, bu konuda duyarlı davranılması gerektiği belirtiliyor. Toplumun bir kesiminin diğerine karşı duyduğu önyargıların aşılması ve hoşgörü ortamının sağlanması için herkesin sorumluluk alması gerektiği vurgulanıyor.
