Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, İstanbul Finans Merkezi‘nin katılım finansının küresel olarak yaygınlaşmasındaki rolüne dikkat çekerek, “Orta Doğu, Kuzey ve Batı Afrika, Güneydoğu Asya ve Orta Asya gibi stratejik bölgelerdeki işbirliği fırsatlarını değerlendirmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
AlBaraka İslam Ekonomisi Forumu tarafından düzenlenen “2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi”, İstanbul Finans Merkezi içinde Halkbank Genel Müdürlüğü’nde devam ediyor. Zirve, “Türkiye AlBaraka Zirveleri” kapsamındaki etkinliklerden biri olarak öne çıkıyor.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi, Türkiye Varlık Fonu (TVF), İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF), İbn Haldun Üniversitesi, İstanbul Finans Merkezi (İFM) ve AlBaraka Grubu işbirliğinde düzenlenen zirvede, bu yıl “Etkili Bir Küresel Ekonomi Yolunda İslami Ekonomi Stratejileri” teması benimsendi.
Dağlıoğlu, zirvede yaptığı konuşmada, katılım finansında yeni stratejiler geliştirdiklerini ve bu stratejilerin kamu kuruluşları nezdinde uygulanmasını dikkatle izlediklerini ifade etti.
Katılım finansının yerli ve yabancı paydaşları arasında işbirliğini artırmak ve etkili bir koordinasyon sağlamak gerektiğini vurgulayan Dağlıoğlu, “Ofisimizin genişletilmiş sorumlulukları, Türkiye’nin yatırım ortamını küresel ölçekte tanıtma konusundaki 20 yıllık birikimi ile birleştiğinde, Türkiye’deki katılım finansının gelişiminde kalıcı bir etkisi olacağına inanıyorum.” şeklinde konuştu.
“İstanbul Finans Merkezi, katılım finansının uluslararasılaşması faaliyetlerimizdeki itici güçtür.”
Dağlıoğlu, Türkiye’nin İstanbul Finans Merkezi’nin sinerjisiyle katılım finansını geliştirmedeki önemli adımlarına dikkat çekti. Sözlerine şöyle devam etti:
“Görevlerimizi yerine getirirken, geçmiş çabaların tepe noktasını strateji geliştirme, proje geliştirme, etkili koordinasyon ve uluslararasılaşma gibi dört ana odak alanı üzerinden yürüteceğiz. Strateji geliştirme faaliyetleri çerçevesinde, Katılım Finansman Strateji Belgesi 2022-2025’teki hedefleri bir kısmını tamamlamış olacağız. Ayrıca, yılın son çeyreğinde yeni Katılım Finansman Strateji Belgesi’ni duyurmayı arzuluyoruz. Proje geliştirme ise katılım finansındaki iş yükümüzü önemli ölçüde etkileyen bir konu olmaya devam edecek; Hac Fonu, Hac Tarama Mekanizması ve helal değer zincirinin katılım finansıyla bütünleşmesi gibi projelerimizin tamamlanmasını hedefliyoruz.”
Katılım finansmanı çerçevesinde bazı işbirliği mekanizmaları oluşturmayı planladıklarını da dile getiren Dağlıoğlu, şu ifadelere yer verdi:
“Katılım finansının yurtiçi ve uluslararası paydaşları arasında etkili bir koordinasyon sağlamak amacıyla, ürün geliştirme süreçlerinde finans sektörü ve akademik işbirliklerini artırmayı sağlayacak işbirliği mekanizmalarını tanıtmayı hedefliyoruz. Ayrıca, kitlesel ölçekte finansal okuryazarlık ve eğitim programları geliştirmek için farklı paydaşlar arasında güçlü işbirliği oluşturmak önem taşıyor. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından başlatılacak katılım finansı eğitim programının arka plan materyallerinin hazırlanması son zamanlarda elde ettiğimiz önemli bir başarıdır.
Uluslararasılaşma stratejimiz doğrultusunda, İstanbul’daki katılım finansı yolculuğuna katılmak isteyen geniş bir uluslararası yatırımcı kitlesine ulaşmak amacıyla potansiyel finansal yatırımcılarla doğrudan iletişim kurmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Gerçekten de İstanbul Finans Merkezi, katılım finansının uluslararasılaşma hedeflerimizde önemli bir motor görevi görüyor. Orta Doğu, Kuzey ve Batı Afrika, Güneydoğu Asya ve Orta Asya gibi önemli bölgelerde işbirliği fırsatlarından yararlanmayı umuyoruz.”
Dağlıoğlu, Türkiye’nin İstanbul Finans Merkezi aracılığıyla küresel İslami finans alanında bir bağlantı noktası olma vizyonunu oluşturduğunu vurguladı ve Ofisin, katılım finansını hem yurtiçinde hem de yurtdışında daha ileriye taşımak için üzerindeki sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğini belirtti.
