İran Hükümet Sözcüsü Fatma Muhacerani, 2024 ABD başkanlık seçimlerine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. ABD’nin iç siyasi dinamiklerinin, İran üzerindeki etkisinin sınırlı olduğunu vurgulayan Muhacerani, mevcut seçim sürecinde Kamala Harris ve Donald Trump arasında esasen bir fark görmediğini ifade etti. Bu bağlamda, “Trump’ın yeniden seçimleri kazanmasından endişe duymuyoruz.” şeklinde bir açıklama yaptı. Bu durum, İran’ın siyasi stratejisini etkilemeyecek şekilde öngörülen bir tutum sergilediğini göstermektedir.
Muhacerani, İran için ABD’nin başkanının kim olduğunun bir önemi olmadığını belirterek, “Bizim için ABD’de kimin başkan olacağı fark etmiyor, tüm program ve planlarımızı önceden yaptık.” diyerek, İran’ın uluslararası ilişkilerindeki dayanıklılığına dikkat çekti. Bu ifadeler, İran yönetiminin geleceğe yönelik stratejilerini ve bağımsız bir şekilde yürütmek istedikleri politikaları net bir şekilde ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, Amerikan başkanlık seçimlerinin sonuçlarının İran üzerindeki muhtemel etkileri sınırlı kalacak gibi görünmektedir.
Ayrıca, Muhacerani, İran’ın yıllardır uygulanan yaptırımlara karşı geliştirdiği stratejilerin ve elde ettiği sonuçların altını çizerek, “Ülkemize yıllardır uygulanan yaptırımlardan sonra İran artık olgunlaştı. Yaptırımlar, İran’ın iç gücünü artırdı ve yeni yaptırımlar ile başa çıkabilecek güçteyiz.” ifadelerini kullandı. Bu sözler, İran’ın ulusal güç ve egemenlik anlayışının ne denli sağlam olduğunu göstermektedir. Mevcut yaptırımların, İran’ın direncini artırdığını öne sürerek, ülkenin ekonomik ve siyasi bağımsızlığını nasıl pekiştirdiğini vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, İran Hükümeti’nin bu tür açıklamaları, kendi bağımsızlık politikalarını destekleyici bir tutum geliştirdiklerini ve dış etkenler karşısında daha dayanıklı bir yapıya sahip olduklarını göstermek amacı taşımaktadır. Fatma Muhacerani’nin ifadeleri, yalnızca mevcut Amerikan yönetimi ile ilişkileri değil, aynı zamanda İran’ın gelecekteki dış politika stratejilerinin de ne yönde şekilleneceği konusunda ipuçları vermektedir. İran’ın siyasi liderliği, ulusal çıkarları doğrultusunda sağlam adımlar atmaya kararlı görünmektedir ve bu durum uluslararası arenada nasıl bir etki yaratacağı merak konusu olmaktadır.
