İngiltere’de yapılan bir ankette, halkın %73’ü aşırı sağın yükselişinden endişe duyulduğu belirtildi. Ipsos araştırma şirketi tarafından 16-75 yaş arasında 1100 katılımcı ile 9-12 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilen “Bölünmüş Britanya” adlı ankette, katılımcıların %85’i ülkede ayrışma olduğunu belirtti. Ayrıca, ankete göre katılımcıların %84’ü ülkedeki kamu hizmetleri ve %83’ü ise İngiltere ekonomisinin endişe verici seviyede olduğunu düşündü.
Ülkede temmuz sonunda yaşanan ve yaklaşık 1 hafta süren aşırı sağcı şiddet olayları sonrasında yapılan ankete göre, katılımcıların %73’ü aşırı sağın yükselişinden endişe duyduklarını ifade etti. Aşırı sağın yükselişinden endişeli olanların sayısı mart ayından bu yana %11 artış gösterirken, aşırı solun yükselişinden endişe duyanların oranı %7 artarak %59’a yükseldi. Ankete katılanların %84’ü aşırı sağcı şiddet olaylarının yaşandığı bölgelerdeki halkın güvenliğinden endişe duyduklarını da belirtti.
Aşırı sağ olayları ele almadaki başarı oranlarına göre, halkın %57’si polisin başarılı olduğunu düşünürken, Başbakan Keir Starmer’ı başarılı bulanların oranı %39, İçişleri Bakanı Yvette Cooper’ı başarılı bulanların oranı %30 ve politikacıları başarılı bulanların oranı ise %21 olarak belirlendi. Ankete katılanlardan %13’ü aşırı sağcı Reform UK Partisi lideri Nigel Farage’ı başarılı bulurken, sosyal medya şirketleri aleyhinde ise %60’lık bir başarısızlık oranıyla karşılaşılmıştır.
Ankete göre, halkın %86’sı suçların ve antisosyal davranışların büyük bir sorun olduğunu düşünürken, kadınların %55’i ve erkeklerin %42’si suç kurbanı olmaktan endişe duyduklarını aktardı. Ayrıca, insanların siyasi görüşlerindeki farklılıkların toplum için tehlikeli olabileceğine inanan halkın oranı, %31’den %51’e çıkmıştır. Katılımcıların %73’ü ülkede demokrasinin durumundan, %74’ü ise dini aşırıcılıktan endişeli olduklarını dile getirdiler.
Sonuç olarak, İngiltere’de yapılan ankete göre halkın aşırı sağın yükselişinden büyük endişe duyduğu ve ülkede yaşanan siyasi, ekonomik ve toplumsal sorunlara karşı önemli bir kaygı taşıdığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, hükümet ve ilgili kurumların bu endişeleri dikkate alarak gerekli önlemleri alması ve sorunlara çözüm odaklı yaklaşması gerekmektedir.