İsrail’in Yedioth Ahronoth gazetesinde yayımlanan bilgilere göre, Gazze Şeridi sınırındaki Nir Oz yerleşimi civarında toplanan İsrailli esir aileleri, hükümetten esir takası anlaşmasının bir an önce sağlanmasını talep etti. Göstericiler, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Hamas ile herhangi bir anlaşma yapmaya isteksiz olduğu yönündeki ifadelerini sert bir şekilde eleştirdi.
“NETANYAHU, ANLAŞMANIN ÖNÜNDE EN BÜYÜK ENGEL”
Protestocular, sınır hattında yaptıkları insani çağrılarla hükümetin esirlerin yaşamlarını siyasete kurban ettiğini vurguladı. Rehin tutulan Nimrod Cohen’in annesi Vicky Cohen, hükümetin kayıtsız tutumunu şu şekilde dile getirdi:
“Mimouna Bayramı aktiviteleriyle meşguller. Bu nasıl bir vicdan, nasıl bir yönetim anlayışı? Çocuklarımız hâlâ orada esir. Neden onların yaşamı ikinci planda?”
Nimrod’un babası Yehuda Cohen ise Netanyahu’ya daha sert eleştirilerde bulundu:
Sadece siyasi koltuğunu korumak için savaşı uzatıyorsun. Oğlumun kanı üzerinden iktidarını sürdüremezsin! Bu bir çağrıdır: Şin-Bet Direktörü Ronen Bar, lütfen bu tehlikeli adamı durdurun. Başsavcıya sesleniyorum: Netanyahu hapse atılmalı.
Yehuda Cohen, Netanyahu’nun anlaşmanın önündeki en büyük engel olduğunu belirtip, İsrail halkına da hitap etti:
Bu ülkenin Başbakanlık görevinde artık yeri yok. Tüm İsrail halkına bir çağrım var: Sokaklara çıkın, Netanyahu’nun görevden alınmasını, yargılanmasını ve tutuklanmasını talep edin!
“ARTIK TELEVİZYON NUTUKLARINDAN BIKTIK”
Esirlerden bir diğeri olan Tamir Nimrodi’nin babası Alon Nimrodi ise Netanyahu’nun sürekli olarak kamuoyuna seslenişlerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi:
“Her defasında televizyona çıkıp ‘Konuşmamı dinleyin’ demesinden artık usandık. Gerçek adım atılmasını bekliyoruz. Konuşmalar değil, çözümler gerekiyor.”
Nimrodi, ayrıca Netanyahu’nun esir aileleri arasında ayrım yaptığını ve yalnızca kendi siyasi görüşlerine yakın ailelerle görüştüğünü iddia etti.
NETANYAHU: “HAMAS’IN ŞARTLARINI KABUL ETMEYİZ”
Başbakan Binyamin Netanyahu, yaptığı bir video açıklamada, Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıların ve askeri işgalin sona ermesini öngören bir anlaşmayı kabul etmeyeceklerini belirtti. Hamas’ın bu yöndeki taleplerini reddeden Netanyahu, bu tür bir anlaşmanın, ABD Başkanı Donald Trump döneminde dile getirilen “Gazzelilerin diğer ülkelere gönderilmesi” planını zorlaştıracağını savundu.
Netanyahu’nun “gönüllü göç” adı altında Filistinlilerin Gazze’den sürülmesini temel hedef olarak göstermesi, uluslararası kamuoyunda olduğu kadar kendi vatandaşları arasında da ciddi bir tartışma yarattı.