Ermenistan’ın başkenti Erivan’da, Başpiskopos Bagrat Galstanyan’ın çağrısıyla hükümet karşıtı sivil itaatsizlik eylemleri başladı. Bu eylemlere sabahın erken saatlerinde birçok Ermenili katıldı. İlk etapta Erivan’da başlayan eylemler, hızla ülke geneline yayıldı. Bu göstericiler, “Vatan İçin Tavuş” hareketinin öncülüğünü yapan Başpiskopos Galstanyan’ın liderliğinde oldu, Erivan’ın ana yollarını trafiğe kapatarak protesto gösterileri düzenlediler. Polis, eylemcilere müdahale etti ve 130’dan fazla kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlar arasında politikacılar da bulunmaktaydı ve gösterilerin yol kapatma eylemleri sürmekteydi. Ermeni Kilisesi’nin düzenlediği protesto gösterileri, 4 Mayıs’ta Tavuş, 8 Mayıs’ta Şirak bölgesi Gümrü şehrinden başkente bir yürüyüşle devam etmişti. “Vatan İçin Tavuş” adı verilen organizasyonlar kapsamında yapılan bu eylemlere Erivan’dan gelenler de katıldı. 9, 10 ve 12 Mayıs’ta Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen mitinglerde, Başpiskopos Galstanyan ve diğer katılımcılar, Başbakan Nikol Paşinyan’ın istifasını talep ettiler. Galstanyan, 13 Mayıs’taki son mitingde şehrin trafiğini felç etmek için yolların kapatılması çağrısı yapmıştı.
Bu süreçte, hükümet karşıtı hareketlerin etkisiyle Ermenistan’da genel bir karışıklık yaşanmaktaydı. Polisin sivil itaatsizlik eylemlerine müdahalesi, gözaltı sayısının artmasına ve yol kapatma eylemlerinin devam etmesine sebep olmuştu. Ermenistan hükümeti, bu protestoları durdurmak ve güvenliği sağlamak adına adımlar atmıştı. Ancak halkın tepkisi ve Başpiskopos Galstanyan’ın liderliği altında devam eden eylemler, ülkede gergin bir atmosfer oluşturmuştu.
Anadolu Ajansı (AA) tarafından yapılan haberle, Ermenistan’da patlak veren hükümet karşıtı sivil itaatsizlik eylemlerinin detayları kamuoyuyla paylaşılmıştı. Bu olaylar, ülkenin siyasi ve sosyal yapısında önemli bir dönemeç oluşturmuş ve uluslararası medyanın da dikkatini çekmişti. Ermenistan’daki bu olaylar, halkın taleplerini ve hükümetin tutumunu gözler önüne sermiş ve ülkenin geleceği konusunda belirsizlik yaratmıştı. Bu eylemler, iç siyasette yeni bir sayfa açmış ve Ermenistan’da yaşanan gelişmeleri yakından takip etmek gerektiğini göstermişti.
