Türkiye Çimento Üreticileri Birliği (TÜRKÇİMENTO) Yönetim Kurulu ve Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı Fatih Yücelik, çimento ve inşaat sektörü hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
TÜRKÇİMENTO Başkanı Fatih Yücelik, sektörün mevcut durumu ile döviz kurlarının ihracat üzerindeki etkilerini ifade ederken, “Ülke ekonomisinde 2024 yılı için öngörülen %3,5 büyümenin yanı sıra, sektörümüz 2024 yılı iç satışlarının deprem konutları inşası ve kentsel dönüşüm projelerinin etkisiyle yukarı yönlü bir seyir izlediğini gözlemlemektedir. Ancak bu artışın, bir önceki yıla kıyasla yaşanan baz etkisi nedeniyle kaydedildiğini belirtmekte fayda var. Yine de iç satışlarımız, 2018 yılı seviyelerinin gerisinde kalmaktadır. 2024 yılında konut sektöründeki talep daralması ve konut kredi faizlerindeki değişimler, inşaat sektörüne olumsuz yansımıştır. Bunun yanı sıra enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar, enerji tedarikindeki sıkıntılar ve uluslararası düzenlemeler de sektörde maliyet yapılandırmasını yeniden gözden geçirme gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır” dedi.
“Kamuda tasarruf, sektörde daralmaya yol açtı”
Birlik Başkanı Yücelik, mevcut durumun ayrıntılarına inerek, yıllık 120 milyon tonluk üretim kapasitesinin altında bir talep yaşandığını ve bunun da kapasite kullanım oranlarını düşürdüğünü ifade etti. “Kamu tasarruf paketinin uygulanmaya başlanmasıyla birlikte inşaat ve çimento sektöründe bir daralma öngörmekteyiz. Deprem konutları ile ilgili inşaatlar nedeniyle 2025 yılının ilk yarısında bu daralmanın görülmesi beklenmese de ikinci yarısında ekonomik toparlanma sağlanamazsa bu durum karşımıza çıkacaktır. Döviz kurlarında yaşanan olumsuzluklar, girdi ihtiyacında bazı olumlu etkiler yaratsa da ihracatta rekabetçiliği daha da zorlaştırmaktadır” şeklinde konuştu.
Suriye ve Ukrayna ile ilgili beklentiler
Faiz oranlarının düşmesiyle birlikte sektörde bir canlılık beklediklerini belirten Yücelik, talep artmadığı sürece arz yönündeki belirsizliklerin devam edeceğini vurguladı. 2025 yılının ikinci yarısında bir hareketlenme öngördüklerini ifade eden Yücelik, konut sektöründeki talebin artmasının alım gücüne bağlı olduğunu, konut kredilerine erişimin sağlanmasının bu süreçte belirleyici olacağını söyledi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz indirimine gitse bile likidite şartlarında genişleme beklenmediğini savunan Yücelik, “Faizler, psikolojik bir eşiğin altına düşmeden konut sektöründe ciddi bir canlanmanın yaşanması zora girecektir. Ayrıca, sektörümüz için 2025 yılı itibarıyla iç pazarda büyük bir talep artışı umudu yok. Ancak Suriye ve Ukrayna gibi yakın coğrafyamızda yaşanan çatışmaların sona ermesi halinde yeniden yapılandırma ihtiyaçlarının doğacağını da unutmamak gerekiyor. Suriye’deki yıkılan yapıların yeniden inşası için 50-60 milyon ton çimento gerekecektir. Bu sürecin minimum 10 yıl alacağını ve her yıl 5-6 milyon ton çimento talebinin olacağını öngörebiliriz. Ukrayna için de 1 trilyon dolarlık bir yatırım ihtiyacı söz konusu ki burada Türk çimento sektörüne önemli görevler düşecektir.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye, dünya genelinde en büyük ikinci çimento ihracatçısı”
Türk müteahhitlerin yurtdışı faaliyetleri ve yatırımlarını değerlendiren Yücelik, Türkiye’nin dünya genelindeki en büyük ikinci çimento ihracatçısı olduğunun altını çizdi. Ayrıca, Türk müteahhitlerin yurtdışındaki başarılı projelerine de değinerek, iki sektörün birbirini tamamladığını belirtti. Finanse olma durumu ve borçluluk oranları hakkında bilgi veren Yücelik, TÜRKÇİMENTO olarak borçluluk oranları hakkında kesin bir veri sunamadıklarını, ancak finansmana erişim zorluğu çeken şirketlerin öz sermaye ile ilerlemeyi hedeflediklerini ifade etti.
“Projeler ve kamu yatırımları belirleyici olacak”
Fatih Yücelik, 2025 büyüme beklentilerini değerlendirirken, kamu yatırımları ve projelerin belirleyici rol oynayacağına dikkat çekti. Komşu ülkelere yapılacak ihracatta da olumlu bir ivme beklediklerini, ancak belirsizliklerin pek çok öngörülemezlik doğurduğunu vurguladı. Suriye’deki vergi artışı sürecinin bu belirsizliklerin bir örneği olduğunu belirten Yücelik, “Suriye’nin, ürünlerimize bir gecede getirdiği yüksek gümrük vergileri belirsizlikleri artırmakla kalmadı, aynı zamanda ekonomik tahminlerimizi de etkiledi. Bu nedenle, devletimizin başlattığı girişimlerin başarılı olmasını umuyoruz. Türkiye çimento sektörünün 2025 yılı büyümesinin enflasyon oranının altında kalmayacağına dair güçlü bir umut besliyoruz, ancak matematik bazen beklenmedik sonuçlar verebiliyor ve olumsuz senaryolar karşısında yukarıda belirttiğim gibi, beklentilerimiz yüksek olmaya devam ediyor.” dedi. – ERZURUM