Çayeli Bakır, iş sağlığı ve güvenliğini öncelikle benimseyen bir anlayış ile Temmuz 2025 tarihi itibarıyla, üç yılı kayıp zamanlı iş kazası olmadan geride bırakmayı başardı. 2023 yılının nisan ayında bin günlük kayıp zamanlı kazasız çalışma süresini tamamlayan şirket, bu başarısıyla insan odaklı kültürünü ve etkili iş sağlığı ile güvenliği uygulamalarını bir kez daha gözler önüne serdi.
İnsan odaklı çalışma deneyimini ön planda tutan ve yenilikçi insan kaynakları uygulamalarıyla sektördeki diğer kuruluşlara ilham veren Çayeli Bakır, iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli bir başarıya daha imza atmış oldu. Türkiye’nin yeraltı madenciliğinde öncü olan bu kurum, temmuz ayında kayıp zamanlı iş kazası olmaksızın üç yılı başarıyla tamamladı.
Bu süre zarfında toplam 1095 gün, kayıp zamanlı kaza yaşanmadan geçti. Elde edilen bu önemli başarı, Çayeli Bakır’ın iş sağlığı ve güvenliği politikalarının sahada kararlılıkla uygulanması ile çalışanların özveri ve bilinçli katkılarının doğrudan bir sonucu olarak kaydedildi.
Bu başarının arkasında, 2023 yılında hayata geçirilen “Düşün! Emniyet Programı” yatıyor. Bu program, çalışanların olası tehlikeleri bildirmelerini ve sahada proaktif güvenlik uygulamalarını geliştirmelerini sağlayan etkili bir araç haline geldi. Program, çalışanları işe başlamadan önce riskleri değerlendirmeye teşvik ederken, güvenli ekip çalışmasına yönelmelerini ve iş güvenliği bilincini içselleştirmelerini amaçlıyor. Program uygulanmaya başladığında, iş güvenliği kültürü açısından önemli ilerlemeler kaydedildi. Çalışanların tehlike bildiriminde bulunma ve tehlikeli işleri reddetme oranları yüzde 21 artarken, yüksek ciddiyetteki hadiselerin sayısı ise yüzde 32 oranında azaldı. 2023 yılı içinde çalışanlardan gelen 746 öneri, iş güvenliği kültürünün katılımcı ve sürekli bir gelişime kavuştığını ortaya koymuş durumda.
Düşün! Emniyet Programı, iş güvenliği kültürünü güçlendirici bir rol üstleniyor.
Bu kapsamda bugüne dek 3000’in üzerinde iş emniyet toplantısı gerçekleştirildi. Çalışanların gerçekleştirdiği 24 bin 760 tehlike bildirimi, konuya olan farkındalığın artışını gösteriyor. Düşün! Programı çerçevesinde, 2023 yılından itibaren yüklenici firmalar da dâhil olmak üzere tüm çalışanlara toplam 17 bin 500 saat eğitim verildi.
Eğitimler, uygulamalı örnekler ve saha görselleriyle desteklenerek, çalışanların güvenli davranışlarını kalıcı hale getirmelerine yardımcı oldu. Çayeli Bakır’da tüm çalışanlar, tehlikeli buldukları işleri reddetme sorumluluğuna sahip. Bu doğrultuda, son beş yıl içinde “Tehlikeli İşi Reddetme” oranı yüzde 40 oranında artış gösterdi. Sadece 2024 yılı içinde toplamda 328 tehlikeli iş reddi kaydedildi. Bu strateji, çalışanların güvenli davranışlarını desteklerken iş güvenliği kültürünü pekiştiriyor.
Risk değerlendirmesi: “Birey Kart” ve “Dur-Konuş” uygulamaları
Çayeli Bakır’daki risk değerlendirme çalışmaları temel güvenlik önlemlerinden biri olarak öne çıkıyor. Her çalışan, işe başlamadan önce doldurduğu Birey Kart ile risklerin önceden tespit edilmesine katkı sağlıyor. 2024 yılı içerisinde toplam 102 bin 760 Birey Kartı doldurularak risk değerlendirmesi yapıldı. Böylece her çalışan, yılda ortalama 560 kez bireysel risk analizine katkıda bulundu.
İşle ilgili risklerin anlık olarak iletilmesini sağlayan “Dur-Konuş” uygulaması, 2024 yılında 13 bin 119 kez hayata geçirildi. Basit bir sohbetin hayat kurtarabileceği anlayışıyla geliştirilen bu uygulama, çalışanların risk gördüklerinde konuşmalarını kolaylaştırıyor ve farkındalıklarını artırıyor. Ayrıca ekip içi iletişimi güçlendiriyor.
İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının sahada etkili bir biçimde sürdüğünden emin olmak adına Mayıs 2023’ten bu yana 2 bin 258 saha denetimi ve 605 kademeli denetim gerçekleştirildi. Denetimler, deneyimli yöneticiler ve uzmanlar tarafından yapılarak, iş güvenliği yönetim sisteminin etkinliğini değerlendirmeyi ve iyileştirme fırsatlarını belirlemeyi hedefliyor.
Düşün! psikolojik güvenliğe de önemli katkılar sunuyor
Düşün! Emniyet Programı, yalnızca fiziksel güvenliği artırmakla kalmıyor; aynı zamanda çalışanların kendilerini özgürce ifade edebildiği bir iş ortamı yaratmaya yardımcı oluyor. Çalışanların, tehlikeli bir durumu bildirmekten ya da tehlikeli buldukları bir işi reddetmekten çekinmemesi, kurum kültüründe psikolojik güvenliğin yerleştiğini gösteriyor. Bu yaklaşım, çalışanların karar alma süreçlerine aktif katılımlarını desteklerken, ekip içindeki güveni ve açık iletişimi güçlendiriyor. – RİZE