Amerikan NBC News kanalına konuşan ve kimliği açıklanmayan iki üst düzey Amerikalı yetkili, Joe Biden yönetiminin HTŞ’ye (Hay’at Tahrir al-Sham) ilişkin olası senaryolar üzerinde çalıştığını bildirdi. Bu durum, uluslararası ilişkiler perspektifinden oldukça önemli bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
ABD yönetimi, şu anda yabancı terör örgütleri listesinde yer alan HTŞ’nin bu listeden çıkarılması için gerekli değerlendirmeleri yapmaktadır. İki yetkilinin yaptığı açıklamalara göre, HTŞ’nin terör listesinden “yakında” çıkarılabileceği yönünde beklenti var. Ancak diğer yetkili, bu sürecin henüz ilk aşamasında olduğunu ve değerlendirmelerin devam ettiğini vurgulamıştır.
Yetkililer, söz konusu adımın amacının, ABD ve diğer ülkelerin “Suriye’deki yeni yönetimle” daha rahat bir şekilde çalışabilmelerini sağlamak olduğu ifade edilmiştir. Ayrıca HTŞ lideri Ahmed eş-Şera’nın (Ebu Muhammed el-Culani) başına konulan 10 milyon dolarlık ödülün kaldırılması söz konusu olabilir. Ancak belirtmek gerekir ki, ABD Dışişleri Bakanlığı, HTŞ’nin terör listesinden çıkarılmasıyla ilgili herhangi bir politika değişikliği olmadığını da kaydetmiştir.
HTŞ, ABD tarafından 2018 yılında yabancı terör örgütleri listesine alınmıştı. Bu grup, özellikle Suriye’nin kuzeyinde etkili olmuş ve çeşitli çatışmalara katılmıştır. Dolayısıyla grup hakkındaki bu değerlendirmeler, bölgedeki güvenlik ve politika dinamiklerini doğrudan etkileyecektir.
Suriye’deki güncel gelişmeler de dikkat çekmektedir. 27 Kasım’da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşşar Esed’in yönetimine bağlı güçler arasında çatışmaların yoğunlaştığı bildirilmektedir. Bu çatışmalar, 30 Kasım ile 7 Aralık tarihleri arasında Halep, İdlib, Hama ve Humus gibi büyük şehirlerde devam etmiştir. Başkent Şam’a 7 Aralık’ta girmeye başlayan silahlı gruplara, yerel halkın da destek vermesiyle rejim, söz konusu bölgelerde kontrolü tamamen kaybetmiştir.
Baas Partisi’nin 61 yıllık iktidarının sona erdiği bu kritik süreçte, rejim lideri Beşşar Esed’in başkentten kaçmak zorunda kaldığı ifade edilmiştir. Bu durum, hem siyasi hem de toplumsal dinamiklerde büyük bir değişimin habercisi olarak değerlendirilmektedir.
Söz konusu gelişmelerin yanı sıra, Suriye Milli Ordusu, aralık ayının başında başlatılan Özgürlük Şafağı Operasyonu kapsamında Tel Rıfat ilçe merkezini, terör örgütü PKK/YPG’den kurtarmayı başarmıştır. Bu operasyonun ilerleyen aşamalarında ise Münbiç ilçesinin de PKK/YPG’den temizlenmesi planlanmaktadır. Böylece, Fırat Nehri’nin batısındaki bölge, PKK/YPG’nin etkisinden arındırılarak güvenli hale getirilmeye çalışılmaktadır.
Sonuç olarak, ABD’nin HTŞ ile ilgili değerlendirmeleri ve Suriye’deki çatışmalar, bölgedeki güç dengelerini değiştirecek önemli bir süreçten geçmektedir. Bu durum, uluslararası aktörlerin Suriye politikasını yeniden şekillendirmesi noktasında önemli bir dönüm noktası olabilir.