İsrail, Hizbullah’ın füze ve roket saldırılarına karşı Lübnan’a geniş çaplı hava saldırısı başlattı. İsrail ordusu, Hizbullah hedeflerini vururken, Lübnanlılara bölgeyi terk etmeleri çağrısında bulundu. İsrail’in Lübnan’a saldırı düzenlediğini açıklamasıyla başlayan olaylar, Hizbullah’ın İsrail’e 200 roket atmasına ve Tel Aviv’deki uçuşların durdurulmasına kadar hızla gelişti.
İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarının Hizbullah terör örgütüne ait hedefleri vurmak için Lübnan hava sahasına girdiği ve bölgede geniş çaplı bir operasyon başlattığı belirtildi. Bu operasyonun amacı, Hizbullah’ın geniş çaplı saldırılarını önlemek ve İsrail vatandaşlarını korumaktı. İsrail ordusu, Lübnan sakinlerine derhal bölgeyi terk etmeleri çağrısında bulundu.
Ayrıca, Hizbullah’ın İsrail ordusunun komutanlarına yönelik düzenlediği suikaste cevaben İsrail topraklarına 200’den fazla roket attığı bildirildi. Bu durum, Tel Aviv’de uçuşların güvenlik gerekçesiyle durdurulmasına sebep oldu. Ülkenin kuzeyinde sirenlerin çalmasıyla birlikte, Hizbullah’ın İsrail’e füzeler atmaya hazırlandığı bildirildi.
İsrail’in Lübnan’ın güneyine düzenlediği 40’tan fazla hava saldırısı, 8 Ekim’den bu yana yaşanan en yoğun saldırı olarak kaydedildi. Bu durum, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun güvenlik kabinesini toplantıya çağırmasına neden oldu. Durumun ciddiyeti ve gelişen olayların kontrol altına alınması amacıyla alınacak kararlar belirlenmesi bekleniyordu.
Hizbullah’ın İsrail’e karşı roket fırlatmaya başlamasıyla birlikte, İsrail’in hava savunma sistemi Demir Kubbe devreye girdi. Bu roket fırlatmaları ve İsrail’in karşılık vermesiyle bölgede gerilim arttı. Bu durum, Lübnan ve İsrail arasında uzun bir süredir devam eden gerilimin doruğa çıktığına işaret ederek, bölgenin istikrarsızlaşmasına neden oldu.
İsrail’in Hizbullah’a karşı başlattığı geniş çaplı hava saldırısı, bölgedeki siyasi dengeleri değiştirebilecek nitelikteydi. Lübnan ve İsrail arasındaki tansiyonun yükselmesiyle birlikte, uluslararası toplumun da bu duruma müdahale etmesi bekleniyordu. Her iki tarafın da gerilimi arttırıcı adımlar atmaması ve çatışmaların dışarıya yayılmaması için uluslararası toplumdan destek bekleniyordu.
