MKE, SAHA EXPO’24 Fuarında Yeni Piyade Tüfeğini Tanıttı
MKE, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen SAHA EXPO’24 savunma sanayi fuarında, 7.62x39mm mühimmata uyumlu yeni MPT-739K A1 piyade tüfeğini kamuoyuna tanıttı. Etkinlik, savunma sanayii alanında gerçekleştirilen önemli tanıtımların yanı sıra, Türkiye’nin yerli üretim kabiliyetlerini sergilemesi açısından da büyük bir fırsat oldu.
Fuarda MKE, MPT-76MH tüfeğinden esinlenerek geliştirilen MPT-739K A1 piyade tüfeğinin yanı sıra, MPT-55K A1 piyade tüfeği, MKE 40 GL bombaatar ve MOT-919 makineli tabanca gibi diğer yeni ürünlerini de tanıttı. Bu yeni tüfeklerin, hem yerli hem de uluslararası pazarlardaki hedef kitlesiyle buluşması hedefleniyor. MPT-739K A1’ın sahada kullanılıp kullanılmayacağı, alınacak geri bildirimlere bağlı olarak değerlendirilecek.
MPT-739K A1 piyade tüfeğinin en belirgin özelliklerinden biri, AK-47 şarjörlerinin bu tüfekte kullanılacak olması. Bu durum, Afrika ve eski Sovyet devletlerinde yaygın olarak bulunan AK-47 şarjöre uyum sağlamasını kolaylaştıracak. Tüfeğin, 7.62x39mm mühimmatını standart olarak kullanabilmesi sayesinde, dost ve müttefik ülkelere ihracat imkanları artacak. Böylece MKE, hem uluslararası pazarda hem de yerli pazarda daha rekabetçi hale gelmeyi umuyor.
MPT-76MH Piyade Tüfeği Hakkında Bilgiler
MPT-739K A1’ın kökeni, MPT-76MH piyade tüfeğine dayanıyor. MKE, Sarsılmaz ve Kale Kalıp gibi önde gelen savunma sanayi şirketleriyle iş birliği yaparak MPT-76MH tüfeğini geliştirmişti. Yalnızca teknik özellikleriyle değil, aynı zamanda tasarımında da önemli yenilikler içeriyor. MPT-76’nın ilk versiyonu 4200 gram ağırlığındayken, MPT-76MH modeli bu ağırlığı 3750 gram seviyesine düşürmeyi başardı. Bunun yanı sıra, önceki modelde bulunan 12 ayarlı dipçik, daha ergonomik bir tasarıma sahip 5 ayarlı dipçikle değiştirilmiştir.
MPT-76MH, 7.62×51 mm NATO mühimmatları atabilen bir tüfek olarak, yarı ve tam otomatik modlarda çalışabiliyor. Gaz piston hareketli döner başlı kilitlemeli mekanizmayla donatılmıştır ve etkili menzili yaklaşık 600 metreye kadar çıkabiliyor. Tüfeğin beslemesi ise 20 mermi kapasiteli şarjörden sağlanıyor ve 406 mm uzunluğunda bir namluda silahlı. Tüfeğin tam açık konumda, 12 kademeli ayarlanabilir dipçiğiyle birlikte toplam uzunluğu 1000 milimetre olarak belirleniyor.
Çeşitli ülkelerde ve sahada farklı operasyonel ihtiyaçlara uygun pek çok durumda kullanılabilen bu tüfekler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanmıştır. Bu nedenle, gelişmiş teknolojileri ve kullanıcı dostu tasarımlarıyla dikkat çekiyor.
Gelecek Yönelimler ve İlgili Gelişmeler
Fuar esnasında MKE’nin tanıttığı tüfeklerin yanı sıra ASELSAN, yeni sürümü ile İHA’lara yönelik elektronik harp podlarını da tanıttı. Bunun yanı sıra, KNT-76 keskin nişancı tüfeğinin yeni iki versiyonu da etkinlikte sergilendi. Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin savunma sanayindeki yenilikçi yaklaşımını ve teknolojik ilerlemesini gözler önüne serdi.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi olarak, bu alandaki gelişmeleri takip eden bir araştırmacı olarak, Türkiye’nin savunma sanayiinde attığı bu adımların, gelecekteki stratejik yönelimler açısından nasıl bir etki yaratacağını dikkatle izliyorum. Savunma sanayisi, yalnızca askeri gücü artırmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomik ve siyasi bağımsızlığın da bir unsuru haline geliyor.