Orta Doğu, bildiğiniz üzere yıllarca kan ve gözyaşı eksik olmayan bir bölge. Gerek petrol gerekse yeraltı madenleri bakımından zengin olan Orta Doğu, her zaman büyük devletlerin göz diktiği ve sömürdükleri bir bölge haline geldi.
Biliyorsunuz ki, devrilen Esed rejimi Suriye’de büyük bir boşluk yaratmış durumda. Şu an yönetimde olan ve Türkiye destekli muhalif Ahmet Eş Şera, ilk ziyaretini Suudi Arabistan’a gerçekleştirdi, ikinci ziyaret olarak ise Türkiye’ye söz verdi. Ahmed Eş Şera, aynı zamanda ülkesinde bulunan Doğu Türkistanlı öğrencilerin eğitiminin ücretsiz olacağını açıkladı. Bu durum, yeni kurulan hükümetin Arap dünyası ve Türk dünyası ile iş birliği içinde olduklarını ve onlarla koordineli çalıştığını gösteriyor.
Suriye hükümetinin değişmesinden hemen sonra, İsrail, Golan Tepeleri’ndeki işgalin kalıcı olduğunu açıkladı ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Golan Tepeleri’nde fotoğraf çekip paylaştı. (Golan Tepeleri, İsrail’in su ihtiyacının yaklaşık olarak %15’ini karşıladığı için, İsrail yıllar boyunca Golan Tepeleri’ni tek taraflı ilhak etmişti). Son olarak ise İsrail ordu radyosu; “İsrail’in, Suriye’deki varlığı artık geçici değil (kalıcı) ve Suriye’de 9 askeri alan inşa ediliyor.” açıklamasında bulundu. Görünen o ki, Rusya ve İran destekli Esed rejiminin yıkılması, İsrail’i keyiflendirmiş ve işgallerini daha rahat yapabilir hale getirmiştir. Türkiye destekli muhaliflerin ise bir sonraki hamlesi merak konusu.
ABD’nin 47. Başkanı Donald Trump, radikal bir karara daha imza attı; “Gazze’yi satın almak istiyorum, orada bulunan Gazzeliler en yakın ülkeye göç etsin.” açıklamasında bulundu. Bu açıklamalara ilk cevap Ürdün Kralı’ndan geldi; “Filistinlilerin Ürdün’e zorla göç ettirilmesine izin vermeyeceğini.” kesin ve açık bir dille ifade etti. Ancak İsrailli gazeteci Eli Cohen’in iddiası, herkesin kafasında soru işaretlerini de getirdi. Eli Cohen’in iddiasına göre; “Ürdün Kralı Abdullah, kendi oğlunun tahta çıkmasının garanti altına alınması karşılığında Gazze’lileri Ürdün’e kabul etti.” Bu açıklamalar, Gazze işgalinin kalıcı olacağına dair güçlü bir zemin yaratmakta ve İsrail’in orada tek egemen güç olmaya devam edeceğini göstermektedir.
Aynı zamanda Mısır ve İran ordusu yüksek alarma geçmiş vaziyette. Mısır Savunma Bakanı, İsrail sınırına yakın noktada bulunan üçüncü sahra ordusu komutanlığına savaşa hazırlık emri verdi. İran Devrim Muhafızları Tuğgeneral Mecid Hadimi ise; “Eğer ABD, İran’a yönelik tehditlerini gerçekleştirirse, karşılık vereceğiz.” şeklinde açıklamalarda bulundu. İsrail ve ABD, Gazze ateşkesinin uzun süreli olmayacağının sinyalini veriyorlar ve orduyu dinlendirip daha güçlü bir şekilde Gazze ve Suriye işgalini gerçekleştirecekleri aşikâr. Türkiye ise sessizliğini korumaya devam ediyor; Orta Doğu’da ilerleyen günlerde kan ve gözyaşı her zamankinden daha fazla olacak gibi duruyor.
Mehmet Türk
