G-QXXHXL9JW0
USD33,99
EURO37,85
CNY4,80
GBP44,94
EURO/USD1,11
BIST9.577,46
Petrol72,83
GR. ALTIN2.821,42
BTC1.981.130,74
Osman Duman

Önce İnsan

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sahipsiz köpeklerin saldırısına uğradığımda çok olsa 9 yaşındaydım. Ağır yaralar almamıştım ama ağır bir travma yaşamıştım. Bir anda etrafım sarılmıştı, köpeklerin sayısı 8 10 kadardı. Diz boyu kar vardı, bir tek taş görünmüyordu ki taş atarak kurtulabileyim. Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.

Eskilerin deyimi ile “taşlar bağlanmış, köpekler serbest bırakılmıştı.” Can havliyle avazım çıktığı kadar bağırıyordum. Köpeklerden birisi bacağımdan yakalamıştı. Korkum bir kat daha artmıştı ama kaçıp kurtulmanın imkanı yoktu. Sivri dişlerden başka bir şey görmüyordu gözlerim.

Köpeklerin kin ve nefret dolu bakışları ve kulakları sağır eden sesleri, unutulacak gibi değildi. O esnada yaşlı sayılabilecek bir adam hızır gibi yetişmişti. Adam, köpekleri kartopu ile vuruyordu. Yoksa köpeklerin çekip gidesi yoktu. Adam yetişmemiş olsa ciddi yaralar alabilirdim. Hayati bir tehlike bile yaşayabilirdim. Ucuz kurtulmuştum demek çok yerinde olacaktır. Isıran köpek dişini bacağıma geçirememişti ama ısırdığı yer mosmor olmuştu. Acısını günlerce hissettim, morartısı uzun zaman geçmedi. Bir yandan yaşadığım olayı kimseye söyleyemezken, diğer yandan yaşadığım kuduz korkusunu da haftalarca üzerimden atamadım.

Son yıllarda kontrolsüz olarak artan sahipsiz köpek sayısı sebebiyle, yüzlerce çocuk ve kadın hayattan koptu. Son iki yılda köpek saldırısında 107 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ölenlerin 50 si çocuk. Bu saldırılarda organ kaybına kadar giden yaralanmalar oldu. Ayrıca bu hayvanların sebep olduğu trafik kazalarında da 55 kişi canından oldu, yüzlercesi yaralandı.

Hükümetin ve Belediyelerin ihmalleri yüzünden, ülkemizde sokaklarda dolaşan sahipsiz köpek sayısının en az 4 milyon olduğunu söylüyorlar. Bu rakamın 6 milyon olduğunu söyleyenler de var. Köpek saldırısına uğrayan vatandaş sayısı giderek artıyor. Detaylarına girmek istemiyorum ama hükumet bu hususta tartışmalı bir kanunu meclisten geçirdi. Muhalefet yürütmeyi durdurmak için kanunu, Anayasa Mahkemesine taşımaya kararlı. Demli kafalılardan birisi “köpek saldırısına uğrarsanız şikayetçi olmayın” dedi. Bırakın sizi yesinler demeye getirdi herhalde.

Öldürmeyin kısırlaştırın diyenler çoğunlukta. Belki kısırlaştırmanın işkence ederek, öldürmek olduğunu bilmeyenler vardır. Obezite ve organ yetmezliği ile birlikte onlarca hastalık hayvanların bünyesini sarıyor. Koşamıyorlar hareket etmekte zorlanıyorlar, sonunda felç olup ölüyorlar.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, muhalefetin gözde isimlerinden birisi. Sahipsiz köpekler için, “Hayvanseverlere saygılıyım ancak bu nüfusla sadece kısırlaştırarak önlem alamazsınız, çok istiyorlarsa sahiplensinler. Avrupa’da sokakta bir tane sahipsiz hayvan yok.” dedi ama kimse umursamadı.

Bana kalırsa en iyisi, bu konuda empati yapabilmek. Kendini köpek saldırılarında hayatını kaybeden insanların yerine koyarak karar verebilmek. Ya saldırı sonucu ölen veya ağır yaralanan çocuklardan birisi, sizin evladınız olsaydı ne diyecektiniz. Yine de Anayasa Mahkemesine gidecek miydiniz. Hani, insan hayatı her şeyin üstündeydi. Kimsenin burnu kanamasın diye her yol mubahtı. Yasa iptal edilirse bundan sonra köpek saldırısında hayatını kaybedeceklerin sorumluluğunu üstünüze alabilecek misiniz. Benden hatırlatması…

Bu konuda hükumete, belediyelere ve hayvan severlere söylenecek o kadar çok şey var ki. Fakat herkesin önceliği insan hayatı olursa bu sorun kısa sürede aşılır. Tüm taraflar, insan hakları konusunda daha duyarlı olmalı. Yapay gündem oluşturmaya müsait bir konu olduğu için, konunun kısa vadede sonuçlanacağını sanmıyorum. Konu gündemde kaldığı sürece biz de konuyu araştırmaya ve yazmaya devam edeceğiz.

Sağlık ve huzurla kalın.

Önce İnsan

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Kontak ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!