Zorlu günlerden geçen Fenerbahçe, Beşiktaş maçına olmak ya da olmamak parolası ile çıktı.
Maça hızlı başlayan Fenerbahçe’de önemli bir değişiklik gözümüze çarptı. Kaptan Dzeko’nun yerine Basthuayi ile başlayan İsmail Kartal belli ki bu maçta son haftaların durgun futbolcusu Dzeko’ya yanımda oturacaksın diyordu. Kanatları güzel kullanan sahada tam saha baskı uygulayan bir Fenerbahçe gördük. Tadiç ferdi ikilisi verimli idi.
Diğer taraftan İrfan Can Kahveci ve Samuel hırslı ve mücadeleci idi. Özellikle İrfan Can Kahveci’ye ayrı bir paragraf açmak gerekirse, takımını ateşleyen varını yoğunu sahaya döken İrfan, bu sezon kariyer sezonunu yaşıyor diyebiliriz.
Beşiktaş yanlışlıklarla dolu bir sezon yaşadı ve halende yaşamaya devam ediyor. Şenol Güneş Hoca ile yollarını ayırdıktan sonra üst üste farklı hocalarla kısa dönem çalışma metotları tutmayınca, bu sezonun erken noktalandığı belli olmuştu. Serdar Hoca iyi niyetli takımını oynatmaya çalıştı, oyunu çirkinleştirmediler. Özellikle “Al Musrati” haklı bir kararla kırmızı kart görmesinden sonra mental ve psikolojik açıdan da oyundan düştüler. 82.dakikada Cenk’in golünden sonra baskı kurmak isteseler de bunda başarılı olamadılar.
Fenerbahçe’de ise; Takım öne de geçse maçı garantiye alma noktasında belli bir zafiyet içinde olduğu kesin bir gerçek. Ligin büyük bir bölümünde baskılı oyununu gol ve gollerle süsleyen Fenerbahçe‘de bu düşüşün sebebi nedir nedendir bilinmez, tabi bunun cevabını İsmail kartal hoca bulmalı ve önlemini alması da gerekirdi diye düşünüyorum. Özellikle Szymanski de uzun zamandır form grafiğinde düşme var ve devamda ediyor. İşte bunlarda şampiyonluk yolunda geri kalmayı sağlayan etkenler.
Sonuç olarak; uzunca bir süre bir kişi eksik oynayan Beşiktaş karşısında Batshuayi ve İrfan Can Kahveci’nin golleri ile 2-0 öne geçen Fenerbahçe Cenk Tosun’un golüne mâni olamayınca maç 2-1 sona erdi. Farklı kazanılması gereken maçta Livakoviç’de yaptığı olağan üstü kurtarışı ile, maçı da kurtaran adam oldu.