Keresteci Ali Efendi, 17. yüzyılda yaşamış, Osmanlı dönemi botaniğine önemli katkılarda bulunmuş bir yazardır. Onun en bilinen eseri, çiçekler ve çiçek yetiştiriciliği üzerine yazdığı “Şükûfenâme” adlı resimli botanik kitabıdır. Bu eser, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki botanik bilgilerini sistematik bir şekilde toplayarak dönemin doğal dünyasına dair önemli bilgiler sunar.
“Şükûfenâme”, kelime anlamıyla “çiçek kitabı” demektir ve Ali Efendi bu eserinde, özellikle çiçekleri, onların özelliklerini ve bakımlarını detaylı bir biçimde ele alır. Kitap, dönemin zengin botanik çeşitliliğini yansıtırken, ayrıca çiçeklerin kültürel ve estetik önemi üzerinde de durmaktadır. Çiçekler, Osmanlı sanatında ve günlük yaşamında önemli bir yer tutmakta, mimariden halı motiflerine kadar birçok alanda sıklıkla kullanılmaktadır.
Eserde yer alan çiçeklerin tasvirleri, dönemin sanat anlayışını ve doğaya olan sevgiyi pekiştiren bir unsurdur. Ali Efendi, özellikle çeşitli güller, laler, karanfiller gibi popüler çiçek türlerine geniş yer vermekle kalmaz, aynı zamanda bunların yetiştirilmesi için gerekli olan iklim, toprak ve bakım koşullarını da detaylı bir şekilde açıklar. Kitapta, her bir çiçeğin özellikleri, kokuları, renkleri ve hatta mitolojik veya sembolik anlamları üzerinde de durulur.
Ali Efendi, eserinde çiçek yetiştiriciliğinin bir sanat haline geldiği döneminde, bu sanatı icra eden ustaları ve onların tekniklerini anlatmaktadır. Bu bağlamda, çiçek yetiştiriciliği bilgisi, sadece tarımsal bir faaliyet olmanın ötesinde, estetik bir meşguliyet olarak da değerlendirilmiştir. Osmanlı toplumunda çiçekler, estetik duyarlılığın bir yansıması olarak, sadece bahçelerde değil, aynı zamanda sosyal yaşamlarda ve özel günlerde de öne çıkmakta, insanlar arası ilişkilerde bir sembol işlevi görmektedir.
“Şükûfenâme”, hem bilgi aktarımı hem de görsel estetik açısından önemli bir kaynaktır. Eserdeki resimler, günümüze ulaşan nadir örneklerden olup, dönemin botanik sanatına ışık tutmaktadır. Özellikle çiçek illüstrasyonları, sadece bilimsel bir referans değil, aynı zamanda bir sanat eseri niteliği taşımaktadır.
Kitap, tarım ve botanik alanında araştırmacılar için dikkate değer bir kaynak olmasının yanı sıra, tarihsel anlamda Osmanlı kültür ve sanatıyla ilgili çalışmalara da zemin hazırlamaktadır. Çiçekler, güzelliğin, huzurun ve doğanın bir parçası olarak, insanlar üzerinde derin etkiler bıraktığı için, Keresteci Ali Efendi’nin bu eseri, doğayla olan ilişkimizi anlamak açısından çok değerli bir perspektif sunar.
“Şükûfenâme”, sadece bir botanik kitabı olmakla kalmayıp, aynı zamanda Osmanlı estetiği ve kültürü üzerinde de önemli bir etkiye sahip bir eserdir.