Bir Eski Aşk Masalı: Kasımpatı
Bir aşk için kendi kimliğini yakanın,
Acısı ölümsüz,
Ölümü acısızdır.
Her an ölmemekten ölür.
Hoşbeş içinde geçmez hayat,
Düşünür de düşünür.
Düştükçe düşer,
Gene düşünür.
Ah umursanmak ve kayıtsızlık,
Sonsuz denklemin çözümü nerede?
Eski tarihsel bir sevdanın izdüşümü,
Gün olur zindanda doğarmış kasımpatı…
Yazgı dediğimiz anamızın babamızın kemendi.
Adını yanlış belletmişler belki de.
Bari biz yapmayalım dedik eski hataları,
Yeni bir hata yaptık.
Acının çocuğu özlem koyduk adını
Ah Tanrım bu nasıl aptallık
Hiç acıyla övünülür mü?
O gün bugündür özlemi yazgım diye yazmışım alnıma
Balonu elinden kaçmış ve erken ihtiyarlamış çocuklar gibiyiz şimdi
Eli kanlı değil diye zamanın masum bilinmesi
Belki de insanın kürsü- kürsü dolaştırılması bundan
Suçlu olmak soluk alanın yüküdür değil mi?
Sanmayın hemen öğrenilir bunlar
Bir- bir gömerek yüreğimizin en kuytu köşesine
Canımızdan üstün parçaları
Öğreniriz parça parça parçalanmayı
Küçük düşmekte neymiş canım sevmenin yanında
Söz büyümez suda havada
Acının da imbiği mi olur?
Yakalar istediği yer ve zamanda.
26 Haziran 2021