Şampiyonlar Ligi’nden sonra G.Saray, Avrupa Ligi’nden de elenerek Avrupa macerasına son noktayı koydu. İstanbul’daki maçı zar zor 3-2 kazanan Cim Bom, Prag’ta mütevazi rakibine 4-1 kaybederken, maçın dönüm noktası 70.dakikada Kaan Ayhan’ın gördüğü kırmızı kart oldu. G.Saray 10 kişi kaldıktan sonra kalesinde tam 3 gol gördü.
İlk 45 dakika, iki takımın müthiş bir taktik savaşına sahne oldu. Ev sahibi takım topu G. Saray’a bırakıp, uzun toplarla rakip kaleye gitmeye çalışırken, Cim Bom güçlü orta sahasıyla hem kanatlardan hem de merkezden geliştirdiği hücumlarla skor aradı. İlk golü, geçiş oyununda S. Prag buldu. İstanbul’daki maçın yıldızı sağ bek Preciado, yine sahne alıp, 7.dakikada müthiş bir gol attı. Ev sahibinin golü erken bulması, tur vizesi için bir avantaj teşkil edebilirdi.
G. Saray’dan Erken Cevap
S. Prag’ın bu golüne, G. Saray 7 dakika sonra Abdülkerim’in kafasıyla cevap verip, psikolojik üstünlüğü rakibinden aldı. Skora eşitlik geldikten sonra oyunun kontrolü Cim Bom’da gibiydi. Temsilcimiz özellikle Barış Alper ile rakip savunmanın dengesini epey bozdu. Ne var ki Barış Alper’in dağınık bindirmeleri, çalışılmış set hücumlarına sahip olmayan G. Saray’a ikinci golü getirmedi. Bitik Icardi, Kerem, Torreira ve Barış Alper son vuruşlarda başarısız kaldılar. Golü yedikten sonra demoralize olan S. Prag’lı futbolcuların, çabuk toparlanmaları kendilerini maç içinde tutmaya yetti.
G. Saray’ın gole yakın olduğu bölümlerde, S. Prag skor avantajını yakalayabilirdi. Devrenin sonlarına doğru 38’de Muslera, Prag’lı oyuncunun vuruşunda yine ön plandaydı. Uruguaylı kaleci müthiş bir refleksle filelere giden topu durdurmayı başardı. Bu pozisyondan sonra S.Prag, akan oyunda ikinci golü buldu. Ancak filelere giden top, ofsayt kararıyla iptal edildi. İlk yarı 1-1 sonuçlanırken, G. Saray’ın topa sahip olma oranı %62ydi. Bu oranı Kerem ve arkadaşlarının 17 defa topla rakip ceza sahası içinde buluşmaları anlamlı kılıyordu. Rakipte bu toplam ise 5 ile sınırlı kaldı.
Bambaşka İkinci Yarı
İkinci yarıya S. Prag müthiş başladı. Ev sahibi takım, İstanbul’daki ilk maçta olduğu gibi ön baskıyla oyunun kontrolünü eline geçirdi. S. Prag’ın bu baskısına G. Saray’ın reaksiyon gösterememesi düşündürücüydü. 62’de G. Saray 2 oyuncu değişikliğine gitti. Zaha ve Oliveira oyuna girerken, Kerem Aktürkoğlu ve Mertens çıktılar. Okan Buruk’un Mertens’i kenara alması, G. Saray için pek iyi olmadı. Çünkü Belçikalı enerjisi ve topla oynama becerisiyle rakip savunmanın dengesini bozan ve ayrıca gole de en yakın isimdi. Bu değişiklik Cim Bom ’da sonun başlangıcı oldu.
Bu arada S. Prag’ta oyuna Tuci ve Zelezny’yi aldı. Maçın dönüm noktası olarak kabul edilebilecek gelişme, Kaan Ayhan’ın 67’de gördüğü kırmızı kart oldu. G. Saraylı sağ bek gereksiz yere rakibine sert girince, gördüğü sar kart VAR uyarısıyla kırmızıya döndü. İkinci yarını başlamasıyla oyun üstünlüğünü ele geçiren S. Prag, G. Saray’ın 10 kişi kalmasıyla birlikte daha da etkili hücum etmeye başladı. S. Prag teknik direktörünün sahaya sürdüğü Zelezny – Tuci ikilisi, 74’te takımlarına ikinci golü getirdi.
Hücum Edemeyen G. Saray
Galibiyet golünden tam 6 dakika sonra S. Prag, üçüncü golü de attı. G. Saray savunmasının kademe hatasını iyi değerlendiren Haraslin, harika bir vuruşla turu kendilerine getiren gole imzasını koydu. Skorda geriye düştükten sonra G. Saray hücumlarının dağınıklığı, aslında çalışılmış set hücumlarının bulunmadığının bir göstergesiydi. G. Saray, oyuna sonradan giren Zaha ve Tete’nin bireysel yetenekleriyle sonuca gitmeye çalıştı. Ancak çok iyi kapanan S. Prag savunması, açık vermediği gibi, kontradan bir gol daha bulup G. Saray’ı evine 4-1’lik mağlubiyetle gönderdi.
İlk yarıda 17 defa rakip ceza sahasına giren G. Saraylı futbolcuların ikinci 45 dakikada bu istatistiği sadece ve sadece 1 oldu. Rakipte ise ilk yarıda 5 olan bu istatistik ikinci 45 dakikada 16’ya çıktı. G. Saray gibi milyonluk euroluk ayaklara sahip bir takımın, S. Prag gibi mütevazi bir takım karşısında ikinci yarıdaki dip yapan bu hücum performansı gerçekten düşündürücüydü. Bu olumsuzluğun en önemli nedeni İcardi’nin yetersizliğiydi. Ne var ki Okan Buruk, bitik Arjantinliyi çıkartacak cesareti sergileyemeyince, tur vizesi hak eden S. Prag’ın oldu. Bu arada S. Prag’ın 3 as oyuncusunun sarı kart cezalısı oldukları için bu akşam oynamadıklarını da hatırlatalım….
