2023 yılında üniversitelerden mezun olan öğrencilerin yurt içi ilk iş bulma süresi, bir önceki yıla göre 2 ay azalarak ortalama 4,5 ay olarak belirlendi. Bu süre, 2022 yılında 6,4 ay olarak kaydedilmişti. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bu verileri içeren “Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2024″ü yayımladı. Raporda, Türkiye’deki 201 üniversite, “Eğitim ve Öğretim”, “Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın”, “Uluslararasılaşma”, “Sürdürülebilirlik” ve “Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk” gibi 64 gösterge üzerinden değerlendirildi.
Rapor, Türkiye’deki üniversitelerin doktora programlarından mezun sayısındaki artışı da ortaya koydu. 2022 yılında bu sayı 11 bin 290 iken, 2023 yılında 13 bin 561’e yükseldi. Uluslararası öğrencilerin ve öğretim elemanlarının sayısında da artış gözlemlendi. 2022’de Times Higher Education sıralamasında 58 Türk üniversitesi yer alırken, 2023’te bu sayı 75’e yükseldi. Bunun yanı sıra, Quacquarelli Symonds sıralamasında 2022’de 24 üniversite bulunurken, 2023’te bu sayı 25’e ulaştı. Ayrıca, THE’da 3, QS’te ise 2 Türk üniversitesi, dünya genelinde ilk 500’e girmeyi başardı.
Rapor ayrıca, Türkiye’deki üniversitelerde uluslararası öğrenci oranının yüzde 6,23’ten yüzde 7,1’e çıktığını gösterdi. Öğretim elemanları için yapılan değişim programları çerçevesinde ise üniversite başına uluslararası öğretim elemanı sayısı, 2023 yılında 13,2’den 16,6’ya çıktı. Endeksli dergi ve kitaplarda kurum adresli yayın sayısı da artarak 89 bin 334’e ulaştı. Türkiye’deki 188 üniversitenin ulusal iş birlikli yayın ortalaması ise yüzde 52 seviyesindeydi.
Patent başvuruları da artış göstermekte olup, 2023 yılında Türkiye’de 2 bin 389 patent başvurusu gerçekleştirildi ve bu başvurulardan 1.096’ı olumlu sonuçlandı. Geçtiğimiz yıla göre olumlu sonuçlanan patent sayısında yüzde 30’a yakın bir artış yaşandı. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Kurumu (TÜBİTAK) tarafından desteklenerek öğrencilere verilen burslar da 28 bin 911 olarak kaydedilmiştir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, yükseköğretimdeki dinamik yapının eğitim, araştırma ve hizmet kalitesinin arttırılması gereğini vurgulayarak, gelecekte yükseköğretimin karşılaşacağı zorluklar arasında teknoloji, çevre sorunları ve ekonomik krizler gibi meselelerin de bulunduğunu belirtti. Özvar, üniversitelerin kalite süreçlerine büyük önem vererek, her türlü sınav ve zorlukla başa çıkmak için çalıştıklarının altını çizdi.
Önümüzdeki dönemde yapılacak stratejik hedefler arasında uluslararasılaşmanın önemine dikkat çeken Özvar, Türkiye-Azerbaycan Üniversitesi’nin kurulması gibi projelerin yol alacağını ifade etti. Ayrıca, eğitime yapay zekanın entegrasyonu konusunda da hızlı ve köklü teknolojik değişimlerin yükseköğretim alanında yenilikleri zorunlu kıldığını dile getirdi.
2024-2025 eğitim öğretim yılında 73 yeni ön lisans ve lisans programı açılacak olması, bu programların oluşturulmasında istihdam odaklı bir yaklaşım benimsendiği de paylaşıldı. Bu programların, Türkiye’nin yapay zeka alanındaki küresel rekabete katkı sağlaması bekleniyor. Elde edilen olumlu gelişmeler arasında, doktora mezunu sayısındaki artış ve Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun akredite ettiği program sayısının 1.209’a çıkması da bulunuyor.