Pasifik Okyanusu’nda yer alan ve toplamda dokuz mercan adasından oluşan Tuvalu, yaklaşık 11 bin vatandaşa sahiptir. Ancak, iklim değişikliği ve deniz seviyesinin yükselmesi nedeniyle ülkenin geleceği ciddî bir tehdit altındadır. Bu durum, adaların okyanusun altında kalma riskiyle karşı karşıya kalmasına yol açmakta ve buna bağlı olarak Tuvalu hükümeti, vatandaşlarının haklarını korumak ve ülkenin kültürel mirasını gelecek nesillere aktarmak amacıyla “Dijital Ulus” projesine yönelmiştir.
Hükümet, Tuvalu’nun güzelliklerini ve kaynaklarını korumak için, ülkenin sanal bir kopyasını inşa temizlemeyi hedeflemekte. Bu projeyle, ülkenin doğal güzellikleri, gelenekleri ve diğer önemli unsurlar dijital ortamda yedeklenecek. Bu, Tuvalu’nun fiziksel varlığının tehdit altında olduğu bir dönemde, kültürel ve sosyal zenginliklerin korunmasına yönelik önemli bir adım olarak görülmektedir.
DİJİTAL PASAPORTLAR OLUŞTURUYORLAR
Dijital Ulus projesi, sadece ülkenin sanal bir kopyasını oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda dijital pasaportlar da oluşturarak vatandaşların resmi işlemlerini dijital ortama taşımayı hedefliyor. Bu dijital pasaportlar, seçme ve seçilme hakkı, doğum, ölüm ve evlilik kayıtları gibi resmi işlemlerin yapılabilmesini mümkün kılmaktadır. Böylelikle, Tuvalu vatandaşları sosyal ve siyasal haklarını dijital platformda koruma fırsatı bulacaklar.
Avustralya’daki Griffith Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olan Taukiei Kitara, “Dijital Ulus” projesinin, Tuvalu’nun fiziksel olarak yok olacağı düşüncesini ön plana çıkarmadığını belirtmiş, bu projenin iklim değişikliğiyle mücadeledeki bir yöntem olduğunu vurgulamıştır. Bu proje, yalnızca bir kültürel arşiv oluşturmaktan öte bir anlam taşıyor.
“DİJİTAL ULUS”
Tuvalu Dışişleri Bakanı Simon Kofe, bu projeyi ilk olarak 2022 yılında Mısır’da düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 27. Taraflar Konferansı’nda (COP27) duyurmuştur. Proje, sadece adaların sanal olarak kopyalanmasını değil, aynı zamanda ülkenin zengin kültürel mirasının da korunmasını içermektedir. Kofe, 2023 yılında gerçekleştirdiği bir açıklamada, Tuvalu’nun ruhunu taşımak için topladığı değerli nesnelerin ve anılarının dijital ortamda saklanması gerektiğinin altını çizmiştir.
Ancak, proje üzerinde tartışmalar da başlamıştır. Eski başbakan ve muhalefet lideri Enele Sopoaga, sanal bir Tuvalu ulusu oluşturma konseptinin, ülkenin yok olacağına dair bir imayı barındırdığını iddia ederek, hükümetin bu konudaki politikalarını eleştirmiştir. Öte yandan, Tuvalulu iklim aktivisti Grace Malie, BM Genel Kurulu’nda yaptığı bir konuşmada, “Bu bizim haysiyetimiz, kültürümüz ve mirasımızdır. Bavullara doldurup yanımızda götürebileceğimiz bir şey değil.” diyerek, Tuvalu’nun dijitalleşmesine karşı bir duruş sergilemiştir.
Sonuç olarak, Tuvalu’nun yaşadığı bu zorlu süreç, sadece bir kriz değil, aynı zamanda yaratıcı çözümlerin geliştirilmesi için bir fırsat da sunmaktadır. “Dijital Ulus” projesi, bu kapsamda ülkenin kültürel varlıklarını koruma çabasının bir göstergesi olarak öne çıkmaktadır.
