ABD’de yaz mevsiminde yapılan tartışmada, Donald Trump’ın Joe Biden’a karşı elde ettiği zafer, ABD başkanlık seçimlerinin kaderini değiştirmiştir. Bu zafer sonrasında Trump, 10 Eylül’de Kamala Harris ile canlı bir yayında kozlarını paylaşacak. Başkanlık seçimlerindeki gündem, Trump’a suikast girişimi ve Biden’ın adaylıktan çekilmesi gibi olaylarla oldukça hareketlenmiştir. Bu durum, seçim yarışının daha da ilgi çekici hale gelmesine sebep olmuştur.
Eski ABD Başkanı ve Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Donald Trump, seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ederken, Demokrat Parti’nin başkan adayı Kamala Harris gelecek haftaki yoğun rekabeti göz önünde bulundurarak çeşitli eyaletlere ziyaretler gerçekleştirecektir. Harris’in Perşembe günü Kuzey Carolina, Cuma günü ise Pennsylvania’ya gitmeyi planladığı belirtilirken, Başkan yardımcısı adayı Tim Walz ise Michigan ve Wisconsin’e ziyaretler gerçekleştirecektir. Yapılan anketler, Georgia, Wisconsin ve Arizona gibi eyaletlerdeki seçim yarışının başa baş geçeceğini ortaya koymaktadır.
Başkanlık seçimlerine yönelik heyecan artarken, 5 Kasım’da gerçekleştirilecek olan ilk canlı televizyon tartışması da büyük önem arz etmektedir. Kamala Harris ile Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump, 10 Eylül Salı günü Philadelphia’da ABC kanalında karşı karşıya geleceklerdir. Bu canlı yayın, seçim sürecindeki kritik bir döneme denk gelmektedir. ABD Başkanı Joe Biden’ın adaylıktan çekilerek Kamala Harris’i aday göstermesi, Demokrat Parti içinde yeniden bir hareketlenmeye sebep olmuş ve kamuoyu yoklamalarında partiye olan desteğin arttığı gözlemlenmiştir.
Sonuç olarak, ABD başkanlık seçimlerine ilişkin yaşanan gelişmeler ve adayların gelecek haftaki etkinlikleri, seçim yarışının ne denli kapsamlı ve önemli bir süreç olduğunu ortaya koymaktadır. Trump ve Harris’in 10 Eylül’deki canlı yayını, seçim sürecindeki kritik bir döneme denk gelirken, bu yayının seçmenler üzerinde etkili olacağı ve seçimlerin seyrini belirlemede önemli bir rol oynayacağı öngörülmektedir. Bağışçıların ve seçmenlerin tepkileri ve desteği ise adayların gelecekteki politikalarını şekillendirecek önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.
