Türkiye’de 31 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimler öncesinde, propaganda serbestliği ve seçim yasakları 21 Mart itibariyle başladı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından belirlenen yasaklar arasında, vatandaşlara e-posta, SMS gibi yöntemlerle siyasi propaganda mesajları göndermek de bulunmaktadır. Ancak Türkiye İşçi Partisi (TİP), seçim yasaklarını ihlal ederek Gebze Belediye Başkan Adaylarından Erkan Baş aracılığıyla vatandaşlara sms gönderdi ve mahalle buluşmasına davet etti. Bu durum, seçim yasaklarının dikkate alınmamasının bir örneği olarak karşımıza çıkmaktadır.
İttifak halinde olan CHP ve TİP’in Gebze’de ortak aday çıkarmasıyla birlikte, TİP’in seçim yasaklarını hiçe sayarak propaganda faaliyetleri yürüttüğü görülmektedir. Özellikle SMS yoluyla yapılan propagandaların yasak olmasına rağmen TİP’in bu yasakları dikkate almadığı ortaya çıkmıştır. Gebze Belediye Başkan Adayı Erkan Baş, halkı mahalle buluşmasına davet eden bu mesajı göndererek seçim ihlali yapmıştır. Bu durum, seçim sürecinde yaşanan hukuki ihlallerin ve yasakların ciddiyetini bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Muhalif partiler arasında yer alan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da seçim yasaklarına uymamış ve propaganda faaliyetlerine devam etmiştir. Özel günler ve katıldığı etkinliklerle ilgili vatandaşlara sms gönderen Babacan, seçim yasaklarına aldırmadan bu iletişim kanallarını kullanmıştır. Özellikle seçim sürecinde bu tür hukuki ihlallerin sıkça yaşanması, seçimlerin adil ve özgür bir ortamda gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda soru işaretleri oluşturmaktadır.
TÜRKİYE’DE YEREL SEÇİMLERİN ÖNEMİ
21 Mart itibariyle başlayan seçim yasakları, 31 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimlerin önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Sadece yerel yöneticilerin belirleneceği bu seçimler, ülke genelindeki siyasi atmosferi ve gelecek seçimlerin rotasını da belirleyebilecek potansiyele sahiptir. Bu nedenle, seçim sürecinde tüm partilerin ve adayların yasalara ve kurallara uyması, demokratik bir seçim atmosferinin oluşturulması önem arz etmektedir. Seçim sürecinin adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi, Türkiye’nin demokratik geleceği açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu sebeple, seçim yasaklarına uymamak ve hukuki ihlallerde bulunmak, demokratik değerlere zarar veren bir tutum olarak görülmelidir.