İran’da başkent Tahran’ın taşınıp taşınmaması üzerine yoğun tartışmalar sürüyor. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, yaptığı konuşmada Tahran’ı başkent olarak tutmanın ekonomik açıdan imkansız hale geldiğini belirtti. Pezeşkiyan, ülkedeki sorunların çözümü için başkentin güney ve denize yakın bir bölgeye taşınmasının gerekliliğini savundu.
Pezeşkiyan, Tahran’ın karşı karşıya olduğu sorunların çözümü için Birinci Yardımcı Muhammed Rıza Arif’i başkentin taşınması planlarını üstlenmekle görevlendirdi. Bu durumun göz ardı edilmesinin çevre krizleri gibi daha büyük sorunlara yol açabileceğini ifade etti. Tahran, yıllardır yüksek nüfus, hava kirliliği, deprem riski ve su kıtlığı gibi problemlerle mücadele ediyor.
Tahran, yaklaşık 15 milyonluk bir nüfusa sahip. Başkent olmasının getirdiği ağır yük altında ezilen şehirde, temel hizmetlerin sunulmasında ciddi sorunlar yaşanmakta. Nüfus yoğunluğu, ekonomik verimliliği düşürmekle birlikte yaşam kalitesini de olumsuz etkilemektedir. Koruma amacıyla Türkiye Cumhurbaşkanlığına bağlı İlerleme ve Kalkınma Merkezi’nin 2018’deki raporuna göre, Tahran’ın nüfusunun 30 yıl içinde 20 milyon artabileceği öngörülüyor.
Özellikle hava kirliliği, Tahran’ın en ciddi problemlerinden biri. İran Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalar, hava kirliliğinin başkentte büyük sağlık sorunları yarattığını ortaya koydu. Örneğin, 2022 yılında hava kirliliği yüzünden sadece Tahran’da 6,400 kişi hayatını kaybetti. Tahran Çevre ve Şehircilik Hizmetleri Komisyonu da, ülkede hava kirliliği nedeniyle 27 binden fazla ölüm olduğunu belirtmekte.
Tahran ayrıca, birinci derece deprem kuşağında yer alması nedeniyle büyük bir risk taşımakta. Uzmanlar, olası bir depremde milyonlarca insanın hayatının tehlikeye gireceği konusunda uyarılarda bulunuyor. 2021’de yapılan bir açıklamaya göre, başkentteki binaların yüzde 60’ının depreme dayanıklılık standartlarını karşılamadığı vurgulandı. Büyük bir depremin, tahminlere göre en az 300 bin kişinin ölümüne yol açabileceği belirtiliyor.
Bunun yanı sıra şehir, yer altı su kaynaklarının tükenmesi nedeniyle yılda ortalama 25 santimetre çökmekte. Bu sorun, hızla artan nüfus ve inşaat faaliyetlerinin yol açtığı yer altı su seviyesinin düşmesi gibi nedenlerden kaynaklanmakta. Su kıtlığı da Tahran’ın ciddi problemlerinden biridir; 2022’de yaşanan kuraklık, başkenti etkileyen beşinci üst üste kurak yıl haline getirdi.
Tahran’da yaşanan bu sorunların yanında şehir, İran genelinde tüm idari ve ekonomik faaliyetlerin merkez üssü olarak görev yapıyor. Başkentin taşınmasıyla birlikte diğer bölgelerin kalkınmasının hızlandırılmasının hedeflendiği belirtiliyor. Yeni başkent için önerilen yer, İran’ın güneyindeki Basra Körfezi’ne yakın alanlar. Bu bölge, ekonomik potansiyeli ve daha düşük deprem riski ile öne çıkmakta.
Eğer başkent değişimi başarılı bir şekilde gerçekleştirilirse, İran ekonomik ve çevresel sorunlarını çözme yönünde ciddi adımlar atabilir. Ancak, böyle bir değişimin hayata geçirilmesi için güçlü bir siyasi irade ve detaylı bir planlama gerekiyor. Şu anki ekonomik zorluklar nedeniyle bu hedefin yakın vadede gerçekleşmesi pek mümkün görünmemekte.
Tahran’ın taşınması, sadece coğrafi bir değişim değil, İran’ın gelece