Suriye’de 61 yılı aşkın bir süre boyunca iktidarda kalan Baas rejiminin devrilmesi, Beşar Esad’ın ülkeyi terk etmesi ve muhaliflerin bölgede kontrolü ele almasının ardından, ülkedeki siyasi dinamiklerde önemli bir hareketlilik başlamıştır. Bu gelişmelerin ışığında, bölgedeki ülkelerin işbirliğiyle yeni bir siyasi süreç oluşturma çabaları hız kazanmıştır.
Bu kapsamda, Ürdün’ün Akabe kentinde Suriye konulu bir zirve düzenlenmiştir. Dışişleri bakanlarının katılımıyla gerçekleştirilen toplantının ardından, katılımcı ülkeler tarafından bir sonuç bildirgesi yayımlanmıştır. Bu bildirgede, Suriye halkının ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulmasının aciliyeti belirtilmiş ve destek sağlanması gerektiği vurgulanmıştır.
‘SURİYE HALKININ İRADESİ VE TERCİHİNE SAYGI’ VURGUSU
Arap Ülkeleri Bakanlar Komisyonu tarafından yayınlanan sonuç bildirgesinde, Suriyeli vatandaşların iradesi ve tercihine saygı göstererek, bu kritik dönemde her türlü yardımın Suriye halkına ulaştırılması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, Birleşmiş Milletler (BM) ve Arap Birliği himayesinde, tüm Suriyeli siyasi ve sosyal güçlerin, özellikle kadınların ve gençlerin adil bir şekilde temsil edildiği kapsayıcı bir siyasi geçiş sürecine destek vermeleri gerektiği vurgulanmıştır. Bu sürecin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararına uygun şekilde yürütülmesi gerektiği de bildiride yer alan önemli bir husustur.
Bildiride ayrıca, Suriye’de kapsamlı bir mutabakatla kurulacak geçiş hükümeti talebi dile getirilmiş ve bu sürecin, Suriye’nin geleceği için büyük bir umut kaynağı olması gerektiği anlatılmıştır. Bu, aynı zamanda iç savaş sonrasında tüm tarafların bir araya gelerek birlikte çalışma kararlılığını göstermektedir.
İSRAİL SERT BİR DİLLE KINANDI
Suriye devlet kurumlarının korunması ve ülkenin daha fazla kaosa sürüklenmesinin engellenmesi gerektiğine de dikkat çekilmiştir. Bildiride ayrıca, İsrail’in Suriye sınırındaki askerden arındırılmış bölgeye ve çevresine yönelik yaptığı ihlaller sert bir şekilde kınanmıştır. Arap Ülkeleri Bakanlar Komisyonu, bu eylemleri “işgal” ve “uluslararası hukukun açık bir ihlali” olarak nitelendirerek, İsrail’in işgal ettiği bölgelerden çekilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Ayrıca, Suriye’de düzenlenen İsrail hava saldırılarının da sert ifadelerle kınandığı bildiride, bölgenin istikrarı için bu tür eylemlerin durdurulması gerektiği düşünülmektedir. Tüm bu gelişmeler, Suriye’nin yeniden inşası ve uluslararası arenada barışçıl bir sürecin başlatılması adına kritik önem taşımaktadır.
