Türkiye‘de soğuk havaların devam etmesi ile bağışıklık sistemini güçlendiren şalgam suyuna olan talep yüzde 40 oranında artış gösterdi.
Avrupa’nın yanı sıra 30’dan fazla ülkeye ihraç edilen şalgam suyu, özellikle kış aylarında bağışıklık sistemine destek olması ve kendine özgü aromasıyla sağlık açısından en çok tercih edilen içecekler arasında yer alıyor. Şalgamcılar ise bu yerel lezzeti daha fazla bireyle buluşturmak ve geleneksel ürünün bilinirliğini artırmak amacıyla çaba göstermektedir.
Siyah havuç ve özel maya kullanılarak üretilen şalgam, yalnızca bağışıklık sistemini güçlendirmesiyle değil, lezzetiyle de birçok kişi tarafından tercih ediliyor. Bu durumun yanı sıra şalgam üretimi, şehir ve ülke ekonomisine de önemli katkılarda bulunuyor.
“A vitamini çok önemlidir”
İhlas Haber Ajansı’na konuşan Büyük Usta & Serfressh Şalgam firmasının Gıda Mühendisi Sıla Satıcı, şalgamın faydası hakkında şu bilgileri paylaştı: “Yapımında büyük bir emekle, hiçbir koruyucu ve katkı maddesi kullanmadan, her fıçıyı geleneksel yöntemlerle karıştırıyoruz. Şalgamımızın fermantasyon süreci yaklaşık 25-30 gün sürmektedir. Mor havuçtaki antosiyanin pigmentleri sağlık açısından önemli rol oynamaktadır. Ayrıca mor havuçta yer alan beta karoten, A vitamininin ön maddesidir ve vücutta A vitaminine dönüşür. A vitamini göz sağlığı, bağışıklık, cilt sağlığı, kalp ve böbrek sağlığı için kritik bir vitamindir.” şeklinde ifadelerde bulundu.
“Şalgam 4 mevsim tüketilmeli”
Şalgamın yıl boyunca tüketilmesi gerektiğine değinen Satıcı, “Lezzeti ve sağlık yararları nedeniyle ürünlerimize doğal sarımsak ekliyoruz. Sarımsak, bağırsaktaki yararlı bakterileri destekleyen diyet lifi olan prebiyotiği barındırıyor. Tüketildiğinde bağışıklığı artırır, iltihaplanmayı azaltır ve kalp hastalığı riskini düşürür. Özellikle kış ayları boyunca daha fazla tercih edilmektedir. Ancak bu içeceğin sağlık yararları nedeniyle dört mevsim tüketilmesi önerilir. Şalgamda kullandığımız kaya tuzu, magnezyum, kalsiyum ve potasyum gibi mineralleri içerdiğinden vücudun elektrolit dengesini korumaya yardımcı olur.” dedi.
“Şalgamlarımız gluten içermiyor, çölyak hastaları da tüketebilir.”
Büyük Usta & Serfressh Şalgam firması Gıda Mühendisi Evren Şekeroğlu, ürettikleri şalgamın gluten içermediğini belirterek, “Şalgamlarımız gluten ile temastan kaçınmak amacıyla üretim sürecimizde bulgur unu ile hazırlanan ekşi hamur kullanmaya özen gösteriyoruz. 25-30 gün sonunda bu torbalar çıkarılır ve ürünümüz dokusunu kaybetmeden doluma hazır hale gelir. Gluten, suda çözünmediği için şalgamlarımızda bulunmamaktadır. Bu husus düzenli testlerle doğrulanarak etiketlerimizde ‘Gluten İçermez’ ibaresi bulunabiliyor. Çölyak hastaları ve gluten intoleransı olan bireyler ürünlerimizi gönül rahatlığıyla tüketebilir.” diye aktardı.
“Şalgamın birçok faydası var”
Şekeroğlu, şalgamın probiyotik bir ürün olduğunu vurgulayarak, “Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından probiyotik olarak tüketilmesi önerilen laktik asit bakterileri, fermente gıdalarda bulunur ve Adana şalgamına özgü ekşi tatları sağlamaktadır. Probiyotik kullanımı sindirim sistemi ile ilgili sorunları önlemekte etkilidir. İyi ve kötü bakteriler arasında denge kurarak, sindirimi sağlayan enzimlerin aktivasyonunu destekler.” ifadelerini kullandı.
“Dört mevsim buzdolabından eksik edilmemeli”
Kış aylarında şalgam tüketiminin artış gösterdiğine dikkat çeken Şekeroğlu, “Pandemi sonrası insanların metabolizmaya katkıda bulunan ve hastalıklardan korunmaya yardımcı olan şalgama yönelimi soğuk havaların etkisiyle Türkiye’de yaklaşık yüzde 40 oranında artmıştır. Şalgam, sınırlı kalmaktan çıkmış ve Türkiye’nin her yerinde sıkça tüketilen bir fonksiyonel içecek haline gelmiştir. Özellikle et ve hamur işlerinin yanında kullanılan Adana Şalgamı, Türkiye genelinde sağlık ve lezzet katmakla kalmayıp, Avrupa dahil olmak üzere 30’dan fazla ülkeye ihraç edilmektedir. Dört mevsim boyunca buzdolabınızda bulunması gereken bir içecek olduğunu hatırlatmak isteriz.” dedi. – ADANA