Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, başkent Moskova’da düzenlenen Paskalya Bayramı etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ayine katıldı. Ayinde, Hazreti İsa’nın dirilişini kutlayan Ortodoks Hristiyanlar bir araya geldi. Putin, Kurtarıcı İsa Kilisesi’nde gerçekleşen ayinde koyu renk takım elbise, beyaz gömlek ve koyu kırmızı kravatla yer aldı. Çok sayıda katılımcı da bu özel programda hazır bulundu.
Ayin, Cumartesi günü geç saatlerde başladı ve pazar günü erken saatlere kadar devam etti. Putin, ayin sırasında geleneksel olarak defalarca haç çıkardı. Rus Ortodoks Kilisesi lideri Patrik Kirill’in “Mesih’in dirildiği” duyurusuna katılan Putin, “Gerçekten dirildi” şeklinde karşılık verdi. Ortodoks Hristiyanlar, Gregoryen takvim yerine Jülyen takvimini kullandıkları için Paskalya’yı farklı tarihlerde kutlarlar.
Putin, dini inancını ve ayinlere katılımını ön planda tutan bir liderdir. Her zaman dini bayramlarda ve ayinlerde yer alarak inancını sergiler. Paskalya Bayramı’nda geleneksel olarak Sovyet sonrası dönemde yeniden inşa edilen altın kubbeli Kurtarıcı İsa Katedrali’ne ziyaret gerçekleştirir.
Rus Ortodoks Kilisesi ve diğer Ortodoks Hristiyan toplulukları, Paskalya Bayramı’nı büyük bir coşkuyla kutlarlar. Hristiyan inancına göre, bu bayram Hazreti İsa’nın çarmıha gerilmesi ve üçüncü gün yeniden dirilmesini anmak için düzenlenir. Putin’in de katılımıyla yapılan ayin, Rusya’da önemli bir dini etkinlik olarak değerlendirilir.
Putin’in haç çıkarırken görüntülenmesi ve “Gerçekten dirildi” ifadesiyle tepki vermesi, onun Hristiyan inancını ve geleneklerini ne kadar önemsediğini gösterir. Rus liderin dini bayramlara olan katılımı, halk nezdinde saygınlığını artıran bir özelliktir. Putin, dini inancını siyasi kimliğiyle de özdeşleştirerek Rus halkının ilgisini kazanmaya devam etmektedir.
Sonuç olarak, Putin’in Paskalya ayinindeki katılımı ve haç çıkarma görüntüsü Rusya’da dini ve kültürel öneme sahip bir olay olup Putin’in liderlik vasıflarını ve dini inancını ön plana çıkarmaktadır. Putin’in bu tavrı, Rus Ortodoks Kilisesi ve Ortodoks Hristiyan topluluğu ile olan ilişkilerini güçlendirirken toplum nezdinde de olumlu bir imaj yaratmaktadır.
