Özcan Deniz, İranlı eşi Samar Dadgar ile oğlu dışında herkesle ilişkisini kopardığını açıkladı. Özcan Deniz ve ağabeyi Ercan Deniz arasında yaşanan çatışma ise durulmuyor.
Sarıyer’de, SİT alanı içinde bulunan arazideki üç villa üzerindeki eklemeler nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Özcan Deniz hakkında soruşturma başlatıldı. Ünlü sanatçı konuyla ilgili ifadesini vermişti.
Sessizliğini bozan Özcan Deniz, sosyal medyada paylaştığı yeni gönderilerle ağabeyine açıkça yüklendi. Yapmış olduğu açıklamada şu cümlelere yer verdi:
“TERTEMİZİM”
“Çok şükür ki tertemizim. Ben ve senin kirli işlerine alet etmeye çalıştığın, hiçbir şeyden haberi olmayan iki küçük kız çocuğu sahibi, en küçük kız kardeşimiz Melek de dahil, tertemiziz. Yanımda durduğu için kin kustuğun, her gün mesaj gönderip, ağıza alınmayacak ensest hakaretlerde bulunduğun kız kardeşim Sibel de tertemiz. Korkutarak, ölümle tehdit ederek çevirdiğin tüm kirli işlerin faturasını bize çıkarmaya çalışıyorsun. Tüm aileyi darmadağın ettin. Bu hırs ve öfkeni anlamak mümkün değil! Yasaklı maddelere bulaştın, alkolik bir hale geldin. Paraya tapıyorsun. Akıl tutulması içindesin. Bütün atfettiğin suçlar sana ait. Ama sen, herkesin hayatını karartmaya kararlı görünüyorsun. Herkesin ekmeği ile oynuyorsun. Durmadın, durmuyorsun, durmazsan yakacaksın. 30 yıldır herkes seni uyarmakta. Ama ben, tek erkek kardeşim olan seni bir kenara atmadan sahip çıktım. Şimdi senin yaptıklarınla herkesi haklı çıkardın. Bu kadar “şahsiyet yoksunu” olabileceğini tahmin etmemiştim. Bu süreçte yaptığın onca ihanete rağmen, sana zarar gelmemesi için titizlikle hareket ettim. Ancak sen her defasında daha fazlasını istedin. Asıl seni yiyip bitirenlere yakın durarak bana ihanet ettin. Beni sattın.”
Yılan videosu ile sana bir mesaj göndermeye çalışmıştım, ‘kendini bitirme’ anlamında. Fakat sen mesajı değil, yılanı gördün. Şimdi benim adımı kullanarak dolandırdığın kim varsa bana ulaşıyor. 60 yaşına gelmiş bir ‘adamsın’, neyin peşindesin bilmiyorum. Tüm kazancımın senin olduğunu sanıyorsun. (Karından bile saklayıp, yalnızca senin ve oğlunun bildiği yurt dışına kaçırdığın paranın izini buldum.)
“BELDEN AŞAĞI SALDIRIYORSUN”
‘Ekmeğimle oynamadı’ cümlen, işte böyle bir anlam taşıyor. ‘Madem ben yiyemiyorum, hiçbirimiz de yiyemesin’ diyorsun. Bu yüzden ekranlarda ‘benim param yok ama o hala kazanıyor’ diyorsun. Belden aşağı saldırılarına devam ediyorsun. Ahlaksızca karımı diline doluyor, iftiralar atıyorsun. 40 yıllık tüm birikimimi heba ettin. Ne eskortların ne de batırdığın işlerin son buldu. Artık seninle bir adım bile yürüyemeyiz hale geldik. Bir çukurun içindesin ve yıllarımı bu çukurdan seni kurtarmaya harcadım. Ama sen ikna olmadın. Çocuğumun geleceğini korumak adına seninle yollarımı ayırdım. Şu an onun geleceğini de tehlikeye atıyorsun. Seni usandığımda çukurda olduğunun farkına vardın. Şimdi o çukura bizi çekmeye çalışıyorsun.
“İLAHİ ADALET”
Hiçbir vasfın yokken, hayatın sana benim gibi bir şansı sunduğu için şükretmen gerekirken, yaptıklarınla doğru karar verdiğimi gösteriyorsun. Şimdi de kendini rezil etmekle kalmayıp ekranlarda kendini temize çıkarmaya çalışarak daha da komik duruma düşüyorsun. Artık seninle ilgili hukuksal işlemleri başlattım. Verdiğin bütün zararların cezasını sen ve sana destek olanlar çekecek. Şimdi git ve derdini adalete anlat. Suçlu psikolojisi içindesin. Bu nedenle ekranlardan inmiyorsun. Utanç verici bir hedef güdüyorsun: “beni bitirmek”. Ben kariyerimi senin sayende değil, sana rağmen inşa ettim. Sahtekarlıkla bu sarsılmaz. İlahî adalet için Allah yardımcın olsun.”