İsrail, Gazze’deki katliamlarla gündem oluştururken, ülke içinde ciddi bir siyasi krizle de karşı karşıya. Bu çalkantılı dönemde, Başbakan Binyamin Netanyahu, yolsuzluk davalarıyla savaşıyor. Hükümetin bu karmaşık durumu, savaş ve yolsuzluk konuları arasında gidip gelen bir kriz ortamı yaratıyor.
Halen işgal altında olan Doğu Kudüs’te, İsrail’e bağlı Kudüs Bölge Mahkemesi, Netanyahu’nun hakkındaki yolsuzluk davaları çerçevesinde 2 Aralık 2023’te alınacak ifadesinin ertelenmesi talebini değerlendirdi. Netanyahu, Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonlar ve Lübnan’daki Hizbullah ile yaşanan çatışmaları gerekçe göstererek ifadesinin ertelenmesini talep etti.
ERTELEME TALEBİ REDDEDİLDİ
Mahkeme, Netanyahu’nun erteleme talebini geri çevirerek, ifadenin planlandığı gibi 2 Aralık’ta alınmasına karar verdi. Netanyahu’nun avukatları, özellikle savaş durumlarının onu davaya hazırlanmaktan alıkoyduğunu öne sürerek ifadesinin iki buçuk ay kadar ertelenmesini istemişti. Ancak mahkeme, bu talebi reddederek, sürecin aksamadan devam etmesi gerektiğine karar verdi.
Yolsuzluk davaları ise tarihsel bir öneme sahip. İsrail Başsavcısı Avichai Mandelblit, 21 Kasım 2019’da Netanyahu hakkında “rüşvet, emanete ihanet ve kişisel amaçlar için görevi kötüye kullanma” suçlarıyla üç ayrı dava açılmasını talep etmişti. Netanyahu, görevdeyken yargılanan ilk İsrail Başbakanı olarak tarihe geçiyor.
İlk duruşma, 24 Mayıs 2020’de Kudüs Bölge Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Yolsuzluk soruşturması kapsamında, Netanyahu’nun Shaul Elovitch’in sahibi olduğu “Bezeq” telekomünikasyon şirketine bağlı “Walla News” adlı internet sitesinde ailesini olumlu göstermek karşılığında şirkete 276 milyon dolar değerinde mali imtiyaz sağladığı iddiaları dikkat çekiyor. Ayrıca, Netanyahu’nun İletişim Bakanlığı Genel Müdürü Avi Berger yerine, seçim kampanyasını da yürüten Shlomo Filber’i getirmek suretiyle Elovitch lehine hukuka aykırı olarak hükümet politikası yürüttüğü öne sürülüyor.
Netanyahu’ya yöneltilen yolsuzluk iddiaları arasında, ünlü İsrailli film yapımcısı Arnon Milchan ve Avustralyalı milyarder James Packer’dan hediye adı altında 283 bin dolar değerinde şampanya, puro, mücevher ve uçak bileti aldığı belirtiliyor. İddianamede, bu hediyelerin Netanyahu’ya siyasi fayda temin edilmesi karşılığında verildiğine dair yeterli delil olduğu ifade ediliyor.
Aynı zamanda, Netanyahu ile Yediot Ahronot gazetesinin sahibi Arnon Mozes arasında, gazetenin yayın politikasının kendisi lehine olmasını sağlayacak bir düzenleme yapılması karşılığında rakip Israel Hayom gazetesinin rekabet gücünü azaltmaya yönelik yasal düzenlemelerin yapılması hususunda anlaşmaya varıldığı iddiaları da mevcut. Eğer yargılama sonunda suçlu bulunursa, Netanyahu’nun 10 yıla kadar hapis cezası alması mümkün. Ancak o, hakkındaki suçlamalar karşısında masumiyetini ısrarla savunuyor ve tüm iddiaları reddediyor.
Özetle, Binyamin Netanyahu’nun yolsuzluk dava süreci, hem ülkenin iç siyasi yapısını sarsıyor hem de Gazze’deki çatışmaların gölgesinde, İsrail siyasetinde büyük bir belirsizlik ve kriz ortamının oluşmasına neden oluyor.