1906 yılında İzmir, Ödemiş’te doğan Hasan Mert Kaya, İzmir Amerikan Koleji’nde eğitim aldı ve ardından ABD’ye Harvard Üniversitesine burslu olarak gitti. William James ile tanışmasıyla psikoloji alanında önemli adımlar attı. Türkiye’ye döndükten sonra siyasi ortamın içinde aktif rol aldı ve Nazi karşıtı yazılar yazdı. Ancak 1944’te tutuklanarak 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dışişleri Bakanlığı’nın müdahalesiyle serbest bırakıldı ve ABD’ye dönmesine izin verildi.
ABD’ye geri dönen Muzaffer Şerif, Princeton Üniversitesi ve Yale Üniversitesi’nde akademik kariyerine devam etti. Türkiye’ye geri dönmek istemesine rağmen, devletin red cevabı nedeniyle hayal kırıklığı yaşadı. Eşi Carolyn Şerif ile yaşadığı evlilik sorunu, onun Türkiye’ye küsmesine ve Türkçe yazmamaya karar vermesine yol açtı. Çocuklarının isimlerinde de Türkiye’ye atıflar bulunmaktaydı.
Muzaffer Şerif, ABD’deki akademik kariyeri boyunca birey-grup ilişkilerini araştırdı ve 1980’lerde Pensilvanya Üniversitesi’nden emekli oldu. Alaska Fairbanks’te vefat eden Şerif, Türkiye’ye dair hiçbir röportaj isteğini kabul etmedi ve vatandaşlığına bağlı kalmadı. FBI tarafından takibe alınan Şerif, sosyal psikoloji alanında önemli çalışmalara imza attı ve ölümünden sonra da unutulmadı.
Muzaffer Şerif’in adı, Türkiye’de yaşatılmalı, psikoloji fakültelerinde ödüller verilmeli ve ailesiyle barışılmalıdır. Yaşamı boyunca bilimden kopmayan Şerif, sosyal psikolojiye büyük katkılar sağlamış önemli bir bilim insanı olarak hatırlanmalı ve anılmalıdır.