İsveç’te bir hava yolu şirketi, dini inançları gereği başörtüsü takan bir kadın çalışanını işten çıkardı. Bu durum, İsveç Ayrımcılık Ombudsmanı Lars Arrhenius tarafından yapılan açıklamada eleştirildi. Arrhenius, hava yolu şirketinin dini sembollere izin vermemesi ve tek tip kıyafet giyme politikası uygulaması sonucu yaşanan ayrımcılığı kınadı. Özellikle başörtüsü ve peçe takan Müslüman kadınların mağdur olduğunu belirten Arrhenius, iş piyasasında din özgürlüğü ile işveren çıkarlarının denge içinde olması gerektiğini ifade etti.
Bu olayın ardından yaşanan hukuki süreç sonucunda kadın, maruz kaldığı ayrımcılık sebebiyle haklı bulundu. İsveç Ayrımcılık Ombudsmanı, hava yolu şirketinin kadına yaklaşık 14 bin dolar (150 bin kron) tazminat ödemesi kararını açıkladı. Bu kararın, gelecekte benzer olayların yaşanmaması ve ayrımcılığın önlenmesi amacıyla alındığı belirtildi. Söz konusu kadın, 2023 yılında yaşadığı ayrımcılığı gerekçe göstererek Ayrımcılık Ombudsmanına başvuruda bulunmuştu.
İsveç’te dini simgelerin yasaklanması ve tek tip kıyafet uygulamasının, özellikle Müslüman kadınların iş hayatında karşılaştığı zorlukları artırdığına dikkat çekildi. Bu tür uygulamaların, din özgürlüğü ile çalışan hakları arasındaki dengeyi bozabildiği ve ayrımcılığa yol açabileceği vurgulandı. Arrhenius, iş piyasasında eşitlik ve adaletin sağlanması için din özgürlüğünün önemli olduğunu belirtirken, işverenlerin de çalışanların dini inançlarına saygı duyması gerektiğini ifade etti.
İsveç’teki bu dava, başörtüsü takması sebebiyle işten çıkarılan kadının hukuki haklarını araması ve ayrımcılığa karşı mücadele etmesi açısından önemli bir örnek oluşturuyor. Ayrımcılıkla mücadele eden kurumlar ve yasalar, benzer olayların yaşanmasını engellemek ve toplumsal adaleti sağlamak adına önemli rol oynamaktadır. Bu dava sonucunda alınan tazminat kararı, başta kadın hakları olmak üzere, ayrımcılık karşısında hukuki haklarını savunan bireylerin cesaretlendirilmesi açısından da anlamlıdır.