İsrail’in saldırılarını sürdürdüğü Lübnan’dan son 72 saat içinde Suriye’ye göç eden kişi sayısının 30 bini aştığı bildirildi. Katil İsrail devletinin Filistin ve Lübnan’da yaptığı soykırım saldırılarının ardından göçmen sayısında artış yaşandı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Suriye Temsilcisi Gonzalo Vargas Llosa, bu durumu değerlendiren isimlerden biri oldu. BM Cenevre Ofisi’nin haftalık basın toplantısına çevrim içi katılan Llosa, son 72 saatte 30 binden fazla kişinin Lübnan’dan Suriye’ye geçtiğini açıkladı. Bu göç dalgasının önümüzdeki günlerde de devam etmesi bekleniyor. Yapılan değerlendirmelere göre, göç edenlerin %80’i Suriyeli, %20’si ise Lübnanlı. Ayrıca gelenlerin yarısından fazlasının çocuk ve gençlerden oluştuğu belirtildi.
Son 13 yıldır süren çatışmaların ortasında bulunan ve şiddetlenen hava saldırıları ile karşı karşıya kalan Lübnan’da yaşanan trajedinin boyutları her geçen gün artıyor. İsrail ordusu, Hizbullah’la 8 Ekim’den beri devam eden kontrollü çatışmaların ardından Lübnan’ın güney kentlerine, Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi. Bu saldırılar sonucunda Lübnan içinde 748 kişi hayatını kaybederken 150 bine yakın kişi de yerinden oldu. Hizbullah ise İsrail ordusuna füzeli saldırılarla karşılık veriyor ve ülkenin güney ve doğu bölgelerinde yoğun bombardıman altında yaşayan halkı savunmaya çalışıyor. Bu çatışmalar sırasında İsrail tarafından yapılan saldırılarda büyük oranda ordu üsleri hedef alınırken, ülkede genel bir panik ve korku hakim. Bu saldırılar sonucunda Beyrut başta olmak üzere ülkenin çeşitli bölgelerinden Suriye’ye göç dalgaları oluştuğu belirtiliyor.
Tüm bu gelişmeler karşısında uluslararası toplumda endişe ve tepkiler yavaş yavaş yükselmeye başladı. Suriye ve Lübnan arasında yaşanan bu çatışmaların bir an önce sona erdirilmesi ve barışçıl bir çözüm bulunması gerekliliği vurgulanıyor. İsrail’in saldırgan politikalarından vazgeçmesi ve bölgede barışa katkı sağlaması isteniyor. Bu süreçte özellikle çocuk ve gençlerin korunması ve göçmenlerin insanlık onuruna uygun şekilde karşılanması büyük önem taşıyor. Uluslararası toplum, bu yaşanan trajediler karşısında duyarlı olmalı ve gerekli adımları atmalıdır. Genel olarak, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının sonuçları ağır olurken, bölgedeki halkın yaşadığı acı ve zorluklar artarak devam ediyor.
