İsrail’in Gazze Şeridi’nde hava saldırıları sonucunda yaşanan trajik olaylarda ölen 4 kişi arasından Han Yunus kentinde bir evde gerçekleşen saldırıda hayatını kaybedenlerin yanı sıra çok sayıda yaralı da bulunmaktadır. İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırıları, kentin farklı bölgelerine de yayılmış durumda ve sürekli devam etmektedir. Görgü tanıklarının aktardığı bilgilere göre, saldırı sonucunda yaşamını yitirenlerin Nasır Hastanesi’ne götürüldüğü belirtilmektedir.
7 Ekim 2023 tarihinden itibaren Gaza Şeridi’nde yaşanan gelişmeler, Hamas’ın silahlı kanadı olan İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın, Mescid-i Aksa ve kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşı bir saldırı düzenlemesiyle tırmanmıştır. İsraillilerin açıklamasına göre bu saldırılar sonucunda 1200 İsraillinin hayatını kaybettiği, 5 bin 132 kişinin de yaralandığı belirtilmiştir. Ayrıca, Gazze’ye yapılan saldırılarda, çoğunluğu çocuk ve kadın olan 39 bin 145 Filistinlinin hayatını kaybettiği ve 90 bin 257 kişinin de yaralandığı bilgisi paylaşılmıştır.
Gaza Şeridi’nde devam eden çatışmalarda, binlerce insanın enkaz altında olduğu ve bu enkaz altındakilerin yaşamlarını sürdürebilmek için sığındığı hastane ve eğitim kurumlarının hedef alındığı rapor edilmektedir. İsrail ordusunun verilerine göre, saldırılar sırasında 683 askerin hayatını kaybettiği, insani ara sürecinde serbest bırakılan esir sayısının ise 81 İsrailli ve 240 Filistinli olduğu açıklanmıştır. Ancak, binlerce Filistinli esir tutulmaya devam etmektedir.
Bu çatışmalardan etkilenen sadece Gaza Şeridi değil, aynı zamanda Batı Şeria ve Doğu Kudüs de saldırıların hedefi haline gelmiştir. 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana süregelen saldırılarda 589 Filistinlinin hayatını kaybettiği ve bölgedeki çatışmalardan dolayı halkın güvenliğinin büyük ölçüde riske atıldığı belirtilmektedir.
Böylelikle, İsrail’in Gazze Şeridi ve çevresinde büyük bir çatışma ortamı oluşturduğu ve sık sık saldırılar düzenlediği gerçeği, bölgedeki insani durumu olumsuz etkilemektedir. Bu çatışmaların sona erdirilmesi ve barışçıl bir çözümün bulunması konusunda uluslararası toplumun daha aktif bir rol üstlenmesi gerekmektedir.