İran’da suikaste uğrayan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, Katar’da defnedildi. Ölümünün ardından Kudüs’teki Mescid-i Aksa ve diğer camilerde Haniye için vaazlar verildi. Ancak bu vaazlar, Mescid-i Aksa imamı Şeyh Ekrima Sabri’yi zor durumda bıraktı. İsrail güçleri, Haniye’yi öven bir vaaz verdiği gerekçesiyle Şeyh Ekrima Sabri’yi gözaltına aldı.
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Şeyh Ekrima Sabri’nin hutbesinde Haniye için yaptığı dua ve övgüleri kınadı. Ben-Gvir, kışkırtıcı sözler sarf edenlere karşı sıfır tolerans politikasının net olduğunu belirtti. Bu durum, Şeyh Ekrima Sabri’nin siyasi bir baskı altında olduğunu gösteriyor.
Mescid-i Aksa imamı Şeyh Ekrima Sabri’nin gözaltına alınması, Filistin topraklarında gerilime neden oldu. Hamas lideri Haniye’nin suikaste uğraması ve ardından yerel liderlerin tutuklanması, bölgedeki gerilimi artırıyor. Uluslararası toplumun da duruma müdahil olması bekleniyor.
İsrail güçleri, Filistinlilerin dini liderlerini hedef almaya devam ediyor. Mescid-i Aksa imamının gözaltına alınması, İsrail’in Filistinlilere yönelik baskılarını artıracağının bir göstergesi olarak yorumlanabilir. Bu durum, bölgede barış ve istikrarı tehdit eden bir faktör olarak görülüyor.
Şeyh Ekrima Sabri’nin gözaltına alınması, İsrail-Filistin ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Bu olay, bölgedeki tansiyonu yükseltebilir ve taraflar arasındaki ilişkileri daha da germeye devam edebilir. Uluslararası toplumun çözüm bulmak için girişimde bulunması gerekebilir.
Sonuç olarak, İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa imamını gözaltına alması, bölgedeki gerginlikleri artırabilir ve barış sürecini olumsuz etkileyebilir. Uluslararası toplumun bu konuda aktif bir rol oynaması önem taşımaktadır. Taraflar arasında diyalog ve uzlaşı sağlanarak çatışmaların önüne geçilmelidir.