İran, estetik operasyonlar konusunda önemli bir değişiklik yaparak, burun ameliyatı başta olmak üzere estetik amaçlı cerrahi işlemlere olan ilginin arttığını gösteren bir karar aldı. Ülkede daha önce estetik cerrahi için belirlenen asgari yaş sınırı 18 iken, bu yeni düzenlemeyle birlikte değiştirildi. Artık gençler, belli bir yaşa geldiklerinde estetik ameliyatlar için başvuruda bulunabilecekler.
Yeni düzenlemeye göre, kızlar için estetik ameliyat olma yaşı 14, erkekler içinse 16 olarak belirlendi. Bu durum, gençlerin daha erken yaşlarda estetik işlemlere yönelim gösterdiğini ortaya koyuyor. İran Rinoloji Derneği yönetim kurulu üyesi İbrahim Rezmpa, yaptığı açıklamada, bu yaşların bilimsel açıdan uygun kabul edildiğini vurguladı. Kızların 14 yaşından itibaren, erkeklerin ise 16 yaşından itibaren ameliyat olabileceği ifade edildi.
Rezmpa, ayrıca estetik ameliyatlarda uygunluğun belirlenmesinde büyüme, fiziksel gelişim, psikolojik olgunluk ve duygusal gelişim gibi birçok faktörün dikkate alınması gerektiğini belirtti. Bu faktörlerin, gençlerin ameliyata ne ölçüde uygun olduğuna karar vermek için önemli olduğunu dile getirdi.
İran’da son yıllarda estetik cerrahisine yönelik talebin ciddi şekilde arttığına dikkat çeken Rezmpa, bu artışın nedenleri arasında akran baskısı, medya etkisi ve kültürel normların belirleyici rol oynaması olduğunu belirtmiştir. Ancak, bu talebin son yıllardaki arttığına dair herhangi bir istatistiksel veri sunmamıştır.
Bu gelişmeler, İran’da estetik operasyonlara duyulan ilginin sadece bir cerrahi müdahale olmaktan çok daha fazlası olduğunu ortaya koymaktadır. Gençler, estetik ameliyatlarla yalnızca fiziksel görünüşlerini değiştirmeyi değil, aynı zamanda kendilerine olan güvenlerini ve toplumsal kabul görme isteklerini de artırmayı hedeflemektedirler. Böylece, estetik operasyonlar, bireylerin sosyal hayatlarında önemli bir yer edinmeye başlamaktadır.
Sonuç olarak, İran’daki bu yasal değişiklik, gençlerin estetik ameliyatlara erişimini kolaylaştırmakla kalmayıp, aynı zamanda toplumsal normların, medya etkisinin ve akran baskısının gençler üzerindeki etkisini de gözler önüne sermektedir. Bu durum, ülkenin gelecekte estetik cerrahisine yönelik talebinin daha da artacağının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.
