Hazine Ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, zorunlu deprem sigortasındaki yeniliklere ilişkin değerlendirmede bulundu. Bakan Şimşek, zorunlu deprem sigortasının, 7,4 büyüklüğündeki 17 Ağustos 1999 tarihli Gölcük Depremi sonrasında bir kanun hükmünde kararnameyle getirildiğini anımsatarak, bununla sivil konutların sigorta kapsamına alınması için zorunlu deprem sigortasının ihdas edildiğini ve Doğal Afet Sigortaları Kurumunun (DASK) kurulduğunu söyledi. Şimşek, bu sigorta modelinin 2012 yılında Afet Sigortaları Kanunu ile son halini aldığına işaret ederek, kurulduğu tarihten bu yana deprem afeti için teminat sunduğunu ve son depremlerde yaklaşık 500 bin hasarlı konut için 35 milyar lira hasar ödemesi yaptığını belirtti. 1 Haziran 2024 itibarıyla DASK, 11,3 milyon poliçe kapsamında deprem afetine ilişkin teminat sunmaktadır.
Bununla birlikte, doğa kaynaklı afet sayısındaki artışın Türkiye’de hasarları artırdığına dikkati çeken Şimşek, konutlarda yaşanan yıkıcı hasarlarla birlikte konut içindeki taşınır mallarda da hasar oluşabileceğini vurguladı. Bu durumun depremin yanı sıra diğer doğal afetlerde de sigorta kapsamına alınmasını gerektirdiğini ifade etti. Şimşek, mevcut durumda zorunlu deprem sigortasıyla sivil konutlarda meydana gelen zararların teminat altına alındığını ancak sel, heyelan, fırtına gibi diğer doğal afetlerin de kapsama alınması gerektiğini belirtti. Zorunlu afet sigortasıyla köy alanlarının da teminat altına alındığını belirten Bakan Şimşek, hedeflerinin yeni sigorta sisteminin haziran sonu itibarıyla devreye alınması olduğunu söyledi.
Sonuç olarak, Mehmet Şimşek, zorunlu deprem sigortasındaki yeniliklerle ilgili açıklamalar yaparak DASK’ın süreç içerisinde nasıl evrildiğine ve yeni sigorta sisteminin önemine değindi. Doğa kaynaklı afetlerdeki artışın dikkate alınmasıyla birlikte, sadece deprem değil sel, fırtına gibi diğer afetlerin de kapsama alınması gerektiğini vurgulayan Şimşek, vatandaşların ve konut sahiplerinin daha kapsamlı bir koruma altına alınmasını hedeflediklerini belirtti. Yeni sigorta sisteminin devreye alınmasıyla birlikte, daha geniş bir afet sigortası kapsamının sunulması ve vatandaşların maddi zararlarının minimize edilmesi amaçlanıyor.