Fatih bölgesinde teravih namazı sonrası en büyük keyif Mahmut Bıyıklı’ya Fatih’in çay ocaklarında çay içmektir. Ara sokaklardaki sıradan çay ocaklarında bulunan çayı başka hiçbir yerde bulamaz. Lüks kafelerde çayın lezzetsiz olduğunu ve verilen paranın karşılığının olmadığını düşünen Mahmut Bıyıklı, çayını sevdiklerine ikram etmeyi de reddeder. Ünlü yazar Mehmet Şevket Eygi’nin de çayı tutkusu meşhurdur ve kaliteli ve ekonomik mekanları tercih ettiği bilinir.
Mahmut Bıyıklı, Mehmet Şevket Eygi gibi hem kaliteli hem de bütçe dostu çay ocaklarını tercih etmektedir. Fatih’te sık gittiği çay ocağında çay içerken müdavimlerin güncel konular hakkında yorumlarını dinleyerek keyifli zaman geçirir. Farklı mesleklerden, farklı görüşlerden ve farklı memleketlerden insanların bulunduğu çay ocaklarında fikirler çarpışır ve özgün düşünceler paylaşılır.
Çay ocaklarında herkesin farklı düşüncelere saygı duyduğu ve bir arada huzurla çay içtikleri gözlemlenir. Seçim sonuçlarına dair medyanın ve araştırma şirketlerinin tahminlerine güvenmeyen Mahmut Bıyıklı, en sağlıklı sonuçlara çay ocaklarındaki vatandaşlarla muhabbet ederek ulaştığını belirtir. Farklı insanlarla karşılaşmanın mümkün olduğu çay ocaklarında, seçim tahminlerinde başarılı olan insanların olduğu da gözlemlenir.
Ara sıra sessizce çayını yudumlayan fakat önemli ve özgün yorumlar yapan kişiler de bulunan çay ocaklarında, farklı siyasi görüşten insanların bulunmasıyla yapılan sohbetler anlamlı bir seviyede gerçekleşir. Son zamanlarda çay ocağına propaganda yapmaya gelen bir gruba, sessiz görünen ancak derin düşüncelere sahip bir ziyaretçinin verdiği ders ise göz kamaştırıcı olmuştur. İstanbul’un başındaki sorunlara dair yapılan dua ile yazısını sonlandıran Mahmut Bıyıklı, Anadolu insanının irfanına kulak verilmesi gerektiğini, farklılıkların bir arada hoşgörü içinde yaşandığı çay ocaklarının ülkenin birliği ve beraberliği için önemli olduğunu vurgular.
