Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müjdemiz var” diyerek Ziraat Bankası’nın yeni kredi paketlerini tanıttı.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan noktalar şunlar:
“Bugün burada, hem hasret giderecek hem de müjdelerimizi paylaşmak üzere toplandık. Bir yıl aradan sonra bizi yeniden bir araya getiren Ziraat Bankası’na, bankanın değerli yöneticilerine ve programa destek veren Tarım ile Maliye bakanlıklarına teşekkür ediyorum. ‘İşimiz Ziraat, Gücümüz Ziraat’ temasıyla düzenlenen bu dördüncü buluşmanın tarım sektörüne hayırlar getirmesini temenni ediyorum. 1863 yılından beri Türk tarımının en büyük destekçisi olmayı sürdüren Ziraat Bankası’nı kutluyorum. Ziraat’ın tarım kredisi miktarı 700 milyar lirayı aşmış durumda.
Bankamız, sektörün kredi ihtiyacının yüzde 71’ini karşılamaktadır. Tarım kredilerinin yüzde 90’ından fazlası, yani 653 milyar liralık kısmı devletimizin sağladığı faiz destekli sübvansiyonlu kredilerden gelmektedir. Sübvansiyonlu tarım kredisi alan çiftçilerimizin faiz yükünün ortalama yüzde 70’ini kamu olarak üstleniyoruz.
Kırsal kalkınma alanında çiftçilerimize çeşitli destekler sunmaktayız. Bu yıl, tarım ürünlerinin işlenmesi, paketlenmesi, depolanması ve bireysel sulama konularında toplam 7 bin 160 projeye 10,2 milyar lira hibe sağlamayı planlıyoruz. Geçen yıl ise 71 ilde 715 bin lira hibe dağıttık. Devlet olarak üreticilerin ve istihdam sağlayanların yanındayız; bu desteği sürdürmeye devam edeceğiz. Kırsal kalkınma programı IPARD kapsamında toplam bütçesi 301 milyon avro olan 6 çağrı gerçekleştirdik ve 1408 projeye toplamda 9,8 milyar lira hibe desteği vereceğiz.
Bir konuya değinmek istiyorum: Ülkemizdeki toksik muhalefet anlayışına dikkat çekmekteyim. Ana muhalefetin sürekli devam eden kalite sorunları bizleri üzmektedir. Krediler konusundaki eleştirilerinde, çiftçilerin borç durumunu abartarak ekonomi programımızı karalamaya çalışıyorlar. Ancak, kredilerin geri dönüş oranı yüzde 97 iken, Ziraat Bankası’ndaki bu oran yüzde 99 seviyesine çıkmaktadır. Dolayısıyla ödeme sıkıntısı yaşanması mümkün görülmemektedir.
23 yıldır duruşumuzdan ödün vermedik. Nisan ayında yaşadığımız zirai don hadisesi sonrasında hasar tazminatlarını ödemeye başladık. Sigortalı olmayan üreticilerin zararlarını da karşıladığımızı belirtmek isterim. Kasım ayına kadar, sigortalı ve sigortasız tüm çiftçilerimizin zararlarını karşılamayı hedefliyoruz.
“HEYBEDEKİ TURPLAR ORTAYA ÇIKIYOR”
Bu süreçte muhalefetin felaket tellallığına dikkat çekmek gerekiyor.
Bir zamanlar birlikte hareket ettikleri dostlarının İstanbul’daki imkanların nasıl kötüye kullanıldığına dair itiraflar ortaya çıkmaya başladı. Halka hizmet için harcanması gereken kaynakların nasıl siyasetin çıkarları için kullanıldığı gün yüzüne çıkıyor. Ahtapot misali uzanan kollar, kendi arkadaşları tarafından deşifre edilen bu düzenin detaylarıyla ilgili kamuoyunu bilgilendiriyor.
İstanbul’u saran suç örgütünün, kime harçlık verdiği ya da kimleri maaşa bağladığı da gün geçtikçe netleşiyor. Daha iki yıl önce yönetime uygun gördükleri kişilere dair söylediklerine bakıldığında, milletimizin yüzüne bakabilmek adına daha ne denilebilir ki? Gündemlerinde halk veya çiftçi bulunmuyor; kazançları ise şaibelerle dolu. Hâlihazırda, söylemleriyle Kuvayımilliyeci olduklarını iddia eden muhalefet liderinin, uluslararası siyasilerden demokrasi dilenmesi çok ilginç bir durum. Aynı zamanda, toplumu kötülemek için tekrar tekrar dış ilişkilerden destek istemektedirler. Bu bağlamda, millete ve vatana hiçbir yarar sağlamadıkları gibi, toksik politikalarıyla Türkiye ve ekonomi üzerinde olumsuz etkiler yaratıyorlar. Ardından ise meclis kürsüsünde halkçılık yapmaya çalışıyorlar. Umarım, ülkemizi bunların insafına bırakmaz.
Son 22 yılda tarım sektöründe 110 milyar lira dış ticaret fazlamız oldu. Hayatımız için vazgeçilmez olan suya toplam 3 trilyon 350 milyar lira yatırım gerçekleştirdik. 10 bin 603 tesis devreye alındı. İklim krizinin etkilerini daha fazla hissederken, toprak, su, tarım ve hayvancılık önem kazanmaktadır. Son dönemlerde önemli düzenlemeleri hayata geçirdik. Üretim planlamasına başlayarak, hangi ürünün nerede, ne kadar ekileceğini belirliyoruz ve bu süreçte üreticiye ilave teşvikler sunacağız.
1 Temmuz’da gerçekleştireceğimiz tarım sayımı ile arazi büyüklüğünden ürün desenine, hayvancılıktan makine parkına kadar tüm verileri güncel hale getireceğiz.
TARIM KREDİSİ PAKETLERİ
Sera kurulumlarını desteklemek amacıyla yeni kredi paketi sunuyoruz. 10 dekar altındaki sera yatırımları için 10 yıla kadar vade ile 10 milyon liraya kadar kredi imkanı sağlıyoruz. Yatırım tutarının yüzde 20’si öz kaynak olarak alınırken, genç ve kadın çiftçiler için bu oran yüzde 10’a düşürülecek. Büyükbaş süt hayvancılığı yapan işletmelere 1 yıl anapara ödemesiz, 7 yıla kadar vadeli 5 milyon lira yatırım kredisi verilecektir. Ayrıca, küçükbaş hayvancılık yapan üreticilerimiz için ‘Köyümde yaşamak için bir sürü nedenim var’ projesi kapsamında kredilerin limitini 600 bin liradan 1 milyon 200 bin liraya çıkartıyoruz.
