Başbakan Narendra Modi, Cammu Keşmir’e gerçekleştirdiği ziyarette, bölgenin özerkliğinin Ağustos 2019’da kaldırılmasının ardından ilk kez bu bölgeye yolculuk yaptı. Başkent Srinagar’daki bir stadyumda düzenlenen toplantıda konuşan Modi, bölgenin geçmişindeki çalkantılı dönemlerde “hanedan siyasetçilerini” eleştirdi ve özel yasaların kaldırılmasını insanları zincirlemekle suçladı. Bu ziyaretin seçim öncesi gerçekleştiği dikkat çekti; Modi, Hindistan’daki genel seçimlerde üçüncü dönemi kazanmayı hedeflerken, Keşmir’e yönelik çeşitli kalkınma planlarını duyurdu.
Ziyaret kapsamında Modi, bölgeye 1000’den fazla kişiye kamuda iş imkanı sağlayarak, tarım, turizm ve spor alanlarında değeri 700 milyon doları aşan kalkınma planlarının açılışını gerçekleştirdi. Ancak güvenlik önlemleri nedeniyle ziyaret sırasında bazı okulların geçici olarak kapatılması gerekti. Cammu Keşmir’de yaşanan gerginlik ise devam ediyor; bölgedeki gruplar, bağımsızlık veya Pakistan’la birleşme talepleri nedeniyle Hindistan yönetimiyle çatışmalar yaşamaya devam ediyor. İnsan hakları örgütlerine göre, 1989 yılından bu yana bölgedeki çatışmalarda binlerce kişi hayatını kaybetti.
Modi’nin ziyareti, bölgede yaşanan tarihsel ve siyasi gerilimlerin bir yansıması olarak önem taşıyor. Geçmişteki çatışmaların izlerini taşıyan Cammu Keşmir’de, hükümetin kaldırdığı özel yasaların ardından yaşanan değişiklikler ve Modi’nin vaatleri, bölge halkı ve siyasi aktörler arasında farklı yorumlara neden olabilir. Modi’nin bölgeye yönelik kalkınma projeleri ve istihdam sağlama vaatleri, uzun vadeli çözümlerin sadece bir başlangıcı olabilir.
Keşmir ziyareti, Hindistan’ın iç siyasetinde ve bölgesel denge üzerinde etkili olabilecek önemli bir adım olarak dikkat çekti. Modi’nin bölgeye verdiği önemli mesajlar ve gerçekleştirdiği açılışlar, bölgedeki yapısal sorunlara dair çözüm arayışında bir adım olarak algılanabilir. Ancak bölgede devam eden çatışma ve gerginliklerin, bu tür ziyaretlerin başarısını veya etkisini sınırlayabileceği unutulmamalıdır. Bu bağlamda, Modi’nin Keşmir ziyareti, hem bölgedeki toplumsal dinamikleri anlamak hem de bölgenin geleceğine dair belirsizlikleri değerlendirmek adına önemli bir fırsat olarak görülmelidir.