Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yeniden seçilmesi, Batılı ülkelerde farklı tepkilere neden oldu. Putin, sandık çıkış anketlerine göre oyların yüzde 87,2’sini alarak seçimi kazandı. Ancak birçok Batılı yetkili, seçimin özgür ve adil olmadığını belirterek eleştiri içeren açıklamalar yaptı. Özellikle ABD ve İngiltere’den gelen tepkiler dikkat çekti.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Putin’i “iktidar sarhoşu bir diktatör” olarak nitelendirdi ve kişisel hırslarının kötülüklere yol açabileceğini iddia etti. ABD’den yapılan açıklamada, Putin’in siyasi muhalifleri hapse atmış olması ve diğer kişilerin seçimlere katılmasını engellemesi nedeniyle seçimin özgür ve adil olmadığı vurgulandı. İngiltere Dışişleri Bakanı ise Putin’in yönetim şeklini eleştirerek, özgür ve adil seçimlerin böyle olmayacağını belirtti.
Almanya ve Polonya da Rusya’daki seçimi eleştiren ülkeler arasında yer aldı. Almanya Dışişleri Bakanlığı, Putin’in otoriter bir yönetim sergilediğini ve sansür, baskı ve şiddete dayandığını belirterek seçimi “sözde seçim” olarak nitelendirdi. Polonya Dışişleri Bakanlığı ise Rusya’da özgür ve demokratik bir seçim yapmanın imkansız olduğunu savundu.
Ancak Kuzey Kore ve Çin, Putin’i tebrik eden ülkeler arasında yer aldı. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un medyası, Putin’e zaferinden dolayı tebrik mesajı gönderdi. Çin Dışişleri Bakanlığı ise Putin’i tebrik ederek Çin-Rusya ilişkilerinin ilerlemesine inandıklarını belirtti. Başkan Şi Cinping ve Başkan Putin’in stratejik liderliği altında bu ilişkilerin daha da güçleneceğini öne sürdü.
Tüm bu açıklamalar ve tepkiler, Rusya Devlet Başkanlığı seçiminin uluslararası alanda nasıl karşılandığını gösterdi. Batılı ülkelerin seçimi özgür ve adil bulmaması, Putin’in liderliğine yönelik eleştirileri beraberinde getirdi. Ancak Kuzey Kore ve Çin gibi ülkelerin Putin’i tebrik etmeleri, uluslararası ilişkilerde farklı bir dinamik oluşturabileceğini gösterdi. Putin’in seçim zaferi sonrası alacağı kararlar ve Rusya’nın iç ve dış politikadaki duruşu önümüzdeki dönemde uluslararası ilişkileri etkileyecek önemli faktörler arasında yer alacak gibi görünmektedir.
